DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

Ege Denizi’nde Sismik Hareketlilik ve Magmatik Etkiler

Ege Denizi’nde sismik hareketlilik ve magmatik etkiler üzerine kapsamlı bir inceleme. Bölgedeki jeolojik dinamikler, depremler ve volkanik faaliyetler hakkında bilgi edinin. Ege’nin doğal güzelliklerinin ardındaki gizemleri keşfedin.

23.02.2025
A+
A-

Ege Denizi’ndeki Sismik Hareketlilik ve Magmatik Etkiler

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Özgür Karaoğlu, Ege Denizi’nde artan sismik hareketliliğin bilimsel açıdan önemli bir konu olduğunu ifade etti. Karaoğlu, bu depremlerin magmatik kökenli olup olmadığını belirlemenin şu an için oldukça zor olduğunu belirterek, “Volkan sismolojisi alanında çalışan biri olarak, bu deprem davranışlarının bir magma girişimi olabileceğini düşünüyorum,” dedi.

“7,5 Yılda Gözlenen Sarsıntılar Bir Günde Gerçekleşti”

Prof. Dr. Karaoğlu, Ege Denizi’nde ortalama 7,5 yılda gözlemlenen sismik etkinliğin bir gün içinde meydana geldiğini vurgulayarak, depremlerin büyüklüğünün sürekli artış gösterdiğini dile getirdi. Bu durumun, bölgedeki sismik faaliyetlerin yalnızca tektonik kökenli olmayabileceğini düşündürdüğünü belirtti. Ayrıca, 2003 yılında Anhydros Havzası’nda yaşanan benzer sarsıntılara da dikkat çekerek, bu depremlerin deniz tabanına 4,5 kilometre derinlikte bulunan magma kültesine sahip Kolumbo Volkanı ile ilişkili olduğunu hatırlattı.

Karaoğlu, “Yeterli veri olmadan bu depremlerin nedenleri hakkında kesin bir yorumda bulunmak şu aşamada oldukça erken,” şeklinde konuştu. Devamında, “Birkaç yıl içinde, bu verilerin değerlendirilmesi ve bölgede daha ileri tekniklerle gerçekleştirilecek sismoloji ve jeofizik çalışmalar sonucunda, eğer bir magma kütlesi varsa, bu durumun anlaşılacağını düşünüyorum,” diye ekledi.

“Veriler Sınırlı”

Volkanolog olarak tanınan Prof. Dr. Karaoğlu, Manisa’nın Kula ilçesindeki volkanik bölgede magma kütlelerini tespit ettiklerini ve Santorini çevresinde benzer bir araştırma yapmayı planladıklarını ifade etti. Püskürme riskinin yalnızca magma kütleleri ile belirlenebileceğine dikkat çeken Karaoğlu, “Bölgedeki sismik hareketlilikle ilgili veriler sınırlı. Bu veriler bize bazı ipuçları sağlıyor, ancak kesin bir yargıya ulaşmak için daha fazla bilgiye ihtiyaç var,” dedi.

Prof. Dr. Karaoğlu, Ege Denizi’ndeki depremlerin “hibrit depremler” olabileceği görüşünü savunarak, “Yüzbinlerce yıllık gerilme ve üretilen depremlerle birlikte, bilinmeyen bir magma ergi zonunun basınç boşalması ile etkilenerek yükselmeye neden olduğunu düşünüyorum,” şeklinde konuştu. Ekiplerinin henüz yayımlanmamış çalışmalarında iki farklı karakterde deprem davranışı gözlemlediklerini belirten Karaoğlu, “Büyük ve küçük depremler ile 2 ila 10 kilometre derinlikte meydana gelen sığ depremler var. Bu duruma baktığımızda, Ege’nin gerilmesi büyük depremlere yol açarken, yukarı doğru gerçekleşen magma girişiminin daha küçük depremlere neden olduğunu düşünüyorum,” dedi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.