Edirne’nin Son Dondurmacısı: Çetin Dada, Yarım Asırdır Dondurma Satıyor

Edirneli 70 yaşındaki Çetin Dada, yaklaşık yarım asırdır sürdürdüğü seyyar dondurmacılık mesleğiyle sokaklara renk katmaya devam ediyor. Çocukken başlayan bu tutkulu yolculuk, onun sadece bir meslek değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı haline geldi. Edirne’nin çeşitli mahallelerinde, sokak aralarında ve meydanlarda el arabasıyla dondurma satarken, nesiller boyunca birçok çocuğun ve ailenin tatlı anılarında yer aldı. Bu uzun süreli emeğin ve sevginin sonucu olarak, Dada’nın dondurmaları sadece lezzetli değil, aynı zamanda doğal ve katkısız ürünlerle hazırlandığını gururla vurguluyor.

Her yeni gün, tıpkı ilk günkü heyecan ve azimle, çocuklara ve gençlere dondurma sunmaya devam ediyor. Mesleğine olan bağlılığı ve samimiyeti sayesinde, Edirne’de adeta bir sembol haline geldi. Yıllar boyunca edindiği tecrübeler ve hatıralar, onun en büyük sermayesi. Kendisi, mesleğini sadece bir kazanç kapısı olarak değil, aynı zamanda nesilden nesile aktarılan bir gelenek olarak görüyor ve bu geleneği yaşatmak adına büyük bir tutku ile çalışıyor.

Çetin Dada’nın Meslek Hikayesi ve Güncel Durumu

İlk olarak 10 yaşında, küçük bir çocukken dondurma satmaya başlayan Dada, zamanla bu meslekte ustalaştı. Çocuklar için hazırladığı dondurmalar, tamamen doğal malzemelerden yapılıyor. Beyaz dondurmalarında hakiki sütten, çikolatalı dondurmalarında gerçek kakao kullanıyor. Limonlu dondurmalarında ise taze, doğal limonlar tercih ediliyor. Süt tozu veya katkı maddesi asla kullanmıyor, böylece müşterilerine her zaman en saf ve lezzetli ürünleri sunuyor. Bu hassasiyet, onun dondurmalarının ününü artırdı ve Edirne’de sevilen bir isim haline gelmesini sağladı.

Şu an ise, yeni aldığı elektrikli bisikleti ve üzerinde yazan “Son Dondurmacı”, “Yılların Dondurmacısı” gibi ifadelerle, geleneksel mesleğine ve şehrin kültürel dokusuna sahip çıkmaya devam ediyor. Mahallelerde, çocukların korna sesleriyle kendine çeken ve onları sevgiyle karşılayan Dada, zamanında kendisine dondurma verilen çocukların şimdi kendi çocuklarını getirdiğini söylüyor. Bu bağ, onun için büyük bir gurur ve duygunun kaynağı. Dada, “Artık Edirne’de sadece ben kaldım” diyerek, geleneksel seyyar dondurmacılık mesleğinin yaşatılması gerektiğine inanıyor ve yaşlı vücut yapısına rağmen, sağlık el verdiği sürece bu mesleğe devam edeceğini belirtiyor.

Vatandaşların Görüşleri ve Duygular

Şehir sakinleri, onun doğal ve katkısız ürünler sunduğu için tercih ediyor. Özellikle sıcak yaz günlerinde, çocuklar ve aileler, Dada’nın dondurmalarına yoğun ilgi gösteriyor. Sinem Alagöz adlı vatandaş, “O bizim çocukluğumuzun dondurmacısı, şimdi bile güvenle yiyoruz ve seviyoruz” diyerek, onun mesleğine ve ürünlerine olan sevgisini dile getiriyor. Dada’nın mesleğine olan bağlılığı ve samimiyeti, onu sadece bir satıcı değil, aynı zamanda Edirne’nin kültürel mirasının önemli bir parçası haline getiriyor. Yılların getirdiği tecrübe ve sevgiyle, sokaklarda tatlı bir nostalji yaşatmaya devam ediyor.