DOLAR 32,2712
EURO 34,8032
ALTIN 2.404,01
BIST 10.300,31
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 22°C
Açık
İstanbul
22°C
Açık
Sal 25°C
Çar 19°C
Per 17°C
Cum 16°C

Dövüş Kulübü Filminin Yönetmeninden ‘Joker’ Filmine Eleştiri: Akıl Hastalarına İhanet

17.11.2020
A+
A-

Hollywood’un en popüler yönetmenleri arasında yer alan ve Dövüş Kulübü, Gone Girl, Sosyal Ağ, Benjamin Button’ın Tuhaf Hikayesi gibi pek çok ikonik yapımın altında imzası bulunan yönetmen David Fincher, geçtiğimiz yılın en çok konuşulan filmlerinden Joker hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Todd Phillips’in yönetmen koltuğunda oturduğu Joker’in, gerçek bir akıl hastalığını referans almasına rağmen hastalığı tasvir etme biçiminin hatalı olduğunu dile getiren Fincher, filmin gerçek hayatta bir akıl hastalığından muzdarip olan insanlara ihanet ettiğini dile getirirken; akıl hastalığının, Joker’in toplumun geneline karşı duymuş olduğu dizginlenemez nefrete bir zemin olarak indirgendiğini ifade etti.

“The Dark Knight’tan önce stüdyolar, Joker filmini çekmek için risk almazlardı”

joker

Yönetmen Todd Phillips’in Joker karakteriyle ilgili referansları hakkında da konuşan Fincher, Joker’in aslında Martin Scorsese’in yönetmenliğini yaptığı Taxi Driver filmindeki Travis Bickle ile The King of Comedy filmindeki Rupert Pupkin’in birleşimi olduğunu ve Christopher Nolan’ın The Dark Knight filminden önce stüdyoların böyle bir film için risk almayacaklarını söyledi.

David Fincher’a göre Joker, temelde akıl hastalığı bulunan insanların yanında olan, kendi kontrolleri dışındaki bir rahatsızlık nedeniyle toplumun genelinden dışlanan insanlar adına konuşmaya çalışıyor ve seyircileri, akıl hastalığı bulunan insanlar ile empati kurmaya zorluyor.

Buradaki temel sorun ise bu empati duygusunun, DC evrenindeki en ‘kötü’ karakterlerden biriyle verilmeye çalışılıyor olması. Bir başka deyiş ile Joker filmi, iyi bir amaç güdüyor olsa da akıl hastalığını, Joker’in korkunç mirası ile birleştirdiğinden Fincher’ın deyimi ile akıl hastalarına ihanet ediyor. Joker filmi ile ilgili detaylı incelememizi buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.