Diyarbakır’da Görülen Kahverengi Sıçanlar ve Özellikleri

Diyarbakır’da Görülen Kahverengi Sıçanlar: Bir Araştırma

Dicle Üniversitesi yerleşkesindeki bir gölette kahverengi sıçanların görüntülenmesi, doğa bilimcilerin dikkatini çekti. DHA Muhabiri Selim Kaya’nın çektiği görüntüler, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sözen tarafından incelendi. Prof. Dr. Sözen, Türkiye’nin sahil kentlerinde yaygın olarak görülen bu sıçanların Diyarbakır’a tahıl yüklü kamyonlarla gelmiş olabileceğini belirtti.

Beslenme ve Dağılım Özellikleri

Prof. Dr. Sözen, “Bu tür, yayılma yetenekleri sayesinde dünyada en geniş alana yayılmış kemirici türüdür. Türkiye haritasında ise genellikle sahil kesimlerinde görülen göçmen sıçanların, denizi olmayan Diyarbakır’a sebze, meyve veya tahıl yüklü kamyonlarla ulaşmış olma ihtimali yüksek.” dedi. Dicle Vadisi’nde sazlıklarla çevrili bir gölette varlıklarını sürdüren bu göçmen sıçanların, besin kaynakları olarak geniş bir yelpazeye sahip olduğu ifade edildi. Prof. Dr. Sözen, bu besin kaynaklarını şu şekilde sıraladı:

• Böcekler
• Yumurta (kuş yumurtaları)
• Küçük kuşlar
• Kertenkeleler
• Çöpler
• Yabani bitkiler
• Tohumlar

Üreme ve Sosyal Davranışlar

Göçmen sıçanların hızlı üreme yetenekleri de dikkat çekici. Prof. Dr. Sözen, “Bu tür, ulaştıkları yerlerde hızla çoğalmakta ve yayılmaktadır. Yılın her dönemi üreyebilirler. Bir dişi her seferinde ortalama 8 yavru doğurmakta ve bu yavrular 3-4 ay içinde eşeysel olgunluğa erişerek üremeye başlayabilmektedir.” diye açıkladı. Ayrıca, bir dişi sıçanın, kısa 22-24 günlük hamilelik süresi sayesinde yılda 7-8 kez doğum yapabileceği vurgulandı. Grup halinde yaşayan bu türde, yavruların bakımı ve korunması, gruptaki tüm yetişkinler tarafından sağlanmaktadır.

Koku Duyusu ve İzleme Önerileri

Koku alma yetenekleri oldukça gelişmiş olan göçmen sıçanlar, besinlerini bulmak için en çok bu duyularını kullanmaktadır. Prof. Dr. Sözen, “Hatta karşılaştıkları bir sıçanın kendi gruplarından olup olmadığını kokularından anlayabilirler. Diyarbakır’da gözlenen popülasyonun daha detaylı incelenmesi ve izlenmesi büyük önem taşımaktadır.” diyerek bu konuda daha fazla araştırma yapılması gerektiğini vurguladı.