DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

Çocuklarda gece altını ıslatma hastalık habercisi olabilir!

Çocuklarda gece altını ıslatma, altta yatan sağlık sorunlarının habercisi olabilir. Detaylar ve çözüm önerileri için yazımızı okuyun.

08.08.2025
A+
A-

8 yaşındaki Erdem’in ailesi, onun gece altını ıslatma ve tuvalet sorununu başlangıçta sadece büyümenin doğal bir parçası olarak görüyordu. Ancak zamanla artan şikayetler ve günlük yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bu durum, ailenin dikkatini çekti ve kapsamlı bir sağlık değerlendirmesi yapılması gerektiğini fark etti. Yakın zamanda Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi’nde gerçekleştirilen detaylı tetkikler neticesinde, Erdem’in mesanesinde ve idrar yollarında ciddi işlevsel bozukluklar olduğu ortaya çıktı. Bu durumun, aslında çocukların gelişim döneminde ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaşmasının da bir göstergesi olabileceğine dikkat çeken uzmanlar, erken teşhisin önemine vurgu yapıyor.

Çocuklarda görülen tuvalet ve alt ıslatma sorunları genellikle psikolojik veya alışkanlık temelli diye düşünülür. Ancak uzmanlar, bu tür problemlerin fizyolojik sebepleri olabileceğine ve zamanında müdahale edilmediğinde çocukların fiziksel ve psikolojik gelişimi üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğine işaret ediyor. Bu nedenle, ebeveynlerin ve öğretmenlerin, çocuklarda bu tür sorunları gözlemledikleri zaman geç kalmadan profesyonel yardım alması büyük önem taşıyor. Erdem’in ailesinin yaşadığı bu süreç, aslında pek çok çocuğun gizli kalmış sağlık sorunlarının fark edilmesini sağlayabilir ve doğru tedavi yöntemleriyle çocukların yaşam kalitesinin nasıl artırılabileceğine dair önemli bir örnek teşkil ediyor.

“AĞRI KESİCİ BİLE KULLANMADIK”

Anne Dilekşen Filiz Tek, yaşadıkları süreci ve tedavi deneyimlerini şu sözlerle anlattı: “Erdem 1 yaşında hipospadias ameliyatı olmuştu. Her ne kadar ameliyat sonrası süreç iyi gitmiş olsa da, daha sonra idrar deliğinde yaşanan darlık problemi nedeniyle uzun süre idrar yapma ve gece altını ıslatma şikayetleri başladı. Uzmanlarımızın yönlendirmesiyle, Selçuk hocamız, operasyon sırasında yaptığımız sistoskopi sırasında Puv hastalığını fark etti. Bu hastalık da, ciddiye alınmadığı takdirde çocukta ciddi sorunlar yaratabiliyor. Kapalı yöntemle gerçekleştirilen ameliyat sırasında, hem Puv dokusu başarıyla alındı hem de penisteki eğrilik giderildi. Üstelik, bu işlemler sırasında ağrı kesici bile kullanmadık. Gerçekten de, hem uzmanların profesyonelliği hem de modern teknikler sayesinde oldukça konforlu bir tedavi süreci geçirdik.”

“AĞRI KESİCİ BİLE KULLANMADIK”

“İLERİ YAŞTAKİ PROSTAT HASTALARINA BENZİYORDU”

Uzmanlar, Erdem’in durumunun oldukça özel ve nadir görülen bir olgu olduğunu belirtiyor. Prof. Dr. Selçuk Sılay, “8 yaşındaki bir çocukta mesanenin, genellikle yaşlı bireylerde görülen prostat benzeri yıpranmışlık ve fonksiyon kaybı gibi görünmesi, dikkat çekici ve önemli bir durum. Sistoskopsi ve lazerli müdahale ile, Puv hastalığını tespit edip, uygun tedavi yöntemleriyle çözüme kavuşturduk. Bu durum, aslında çocuklarda görülen başka anatomik problemler kadar ciddi ve hayati öneme sahip olabiliyor” ifadelerini kullanıyor. Ayrıca, bu tür sorunların zamanında tedavi edilmediğinde, çocuğun günlük yaşamını ve gelişimini ciddi şekilde etkileyebileceğine de vurgu yapıyor.

“İLERİ YAŞTAKİ PROSTAT HASTALARINA BENZİYORDU”

Prof. Dr. Sılay, özellikle mesanenin fonksiyon kaybının, zamanla mesafe ve akım hızını olumsuz etkilediğine dikkat çekiyor. “Erdem’de idrarını tamamen boşaltamama, akış hızında düşüklük ve gece kaçırma gibi şikayetler söz konusu idi. Bu tabloda, müdahaleden sonra uyguladığımız pelvik taban egzersizleri ile ciddi iyileşmeler sağladık. Bu yöntemler, ilaç kullanmadan ve minimal invaziv tekniklerle gerçekleştirilen, çocuklar için oldukça güvenli ve etkili çözümler” diyerek, tedavi sürecinin başarı hikayesini paylaşıyor.

“KAS EGİTİMİ ve REHABİLİTASYONLA YENİDEN TUVALET ALIŞKANLIĞI”

Pelvik taban kaslarının güçlendirilmesine yönelik rehabilitasyonun, çocuklarda işeme problemlerinde büyük fayda sağladığını ifade eden Prof. Dr. Sılay, “Erdem’e, mesanesini kontrol edebilme ve hangi kasları kullanması gerektiğini öğretmekle başladık. Bu eğitim sayesinde, hem işeme süresi azaldı hem de gece idrar kaçırması sona erdi. Ayrıca, idrar akımı normal seviyesine yükseldi ve çocuk çok daha sağlıklı bir idrar fonksiyonu kazandı. Bu sonuçlar, çocukların yaşam kalitesini artırmakla kalmayıp, gelecekteki ürolojik sorunların da önüne geçiyor” şeklinde sözlerini sürdürüyor.

“SADECE ANATOMİK PROBLEMİ OLANLAR DEĞİL”

Prof. Dr. Sılay, bu yöntemin, sadece Erdem gibi anatomik sorunları olan çocuklar için değil, aynı zamanda tuvalet alışkanlıklarında sorun yaşayan, sık idrara çıkan veya uzun süre tuvalette kalan çocuklar için de geçerli ve umut verici olduğunu vurguluyor. “İdrar kaçırma, sık tuvalete çıkma veya kabızlık gibi sorunlar yaşayan birçok çocuk, pelvik taban rehabilitasyonu ile büyük gelişmeler kaydedebilir. Bu tedavi, uzman fizyoterapistler gözetiminde, medikal ve fizyoterapik yaklaşımlar bir arada kullanılarak uygulanıyor ve çocukların yaşam kalitesini ciddi anlamda iyileştiriyor. Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi’nde kullanılan bu yöntem, uzman ekipler eşliğinde başarıyla devam ediyor ve çocuklar, sağlıklı bir tuvalet alışkanlığı elde ederek hayatlarına devam ediyor.”

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.