Çam balının yüzde 90’ı Türkiye’de üretiliyor

BM Yiyecek ve Tarım Örgütünden (FAO) “Dünya Arı Günü” dolayısıyla yapılan açıklamaya kadar, bal, küresel yiyecek güvenliğinin sağlanmasında manâlı bir yer tutuyor. Çam balı da bu anlamda büyük tartı taşıyor. Reçineli bir bal olan çam balının çiçek balına kıyasla daha güçlü baharat yapısı ve kendine özgü bir tadı bulunuyor. Dünyadaki çam balının yaklaşık olarak yüzde 90’ı Türkiye’de üretiliyor. Türkiye, aynı zamanda dünyanın 25 arı alt türünün beşte birine konut sahipliği yapıyor. Başta Muğla olmak üzere özellikle Türkiye’nin Ege Bölgesi’ndeki çam ormanlarındaki arılar, yalnızca kayıtlı çam ağaçlarının sapında yaşayan bir kabuklu haşere türü olan “Marchalina Hellenica”nın bıraktığı kalıntıdan bal özü topluyor. FAO ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), çam balının endüstrisini desteklemek, daha bereketli, sürdürülebilir ve kapsayıcı ülkü getirmek ve bu özel balın dünya çapında tanınmasını çoğaltmak için Türkiye’nin çam balı sektörü ile çalışıyor. Türkiye, EBRD ve FAO desteği ile bu lokal bilgiyi korumak ve gelecek nesillerin arıcılık geleneğini sürdürmeleri amacıyla çam balının “Coğrafi İşaret” olarak kaydedilmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Çam balının Coğrafi İşaret ile kaydedilmesinin, bu balı benzersiz kılan biyoloji ile ilgili çeşitliliğin ve doğal kaynakların korunması için üreticileri özendirme edeceği, bununla birlikte daha artı uluslararası pazar fırsatı sağlayacağı ve baldan daha yüksek gelir elde edilebileceği belirtiliyor. Çam balının Coğrafi İşaret tescil süreci geçen yıl başlamıştı. Bu girişimin Türkiye’nin bal sektöründe yapılacak iyileştirmelere zemin hazırladığı açıklama ediliyor.