Baykar ve Piaggio Aerospace İşbirliğiyle Yeni Bir Dönem Başlıyor

Baykar, İtalyan Havacılık Devi Piaggio Aerospace’i Resmen Satın Aldı

Türkiye’nin önde gelen savunma ve havacılık şirketi Baykar, 140 yıllık köklü geçmişe sahip İtalyan Piaggio Aerospace şirketini tamamen bünyesine katmayı başardı. Bu büyük adım, uluslararası savunma sanayisinde yeni bir dönemi müjdeleyen tarihi bir gelişmedir.

Satın alma işlemi, İtalya İşletmeler ve Made in Italy Bakanlığı’nın 27 Aralık 2024 tarihindeki resmi onayı ile başladı ve ardından İtalya Başbakanlık Ofisi’nin “Golden Power” düzenlemesi kapsamında alınan resmi izinlerle tamamlandı. Bu süreçte, İtalya’daki imza törenine katılan önemli isimler arasında, İtalya İşletmeler ve Made in Italy Bakanı Adolfo Urso, Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar ve Piaggio’nun olağanüstü komiserleri — Carmelo Cosentino, Vincenzo Nicastro ve Gianpaolo Davide Rossetti yer aldı.

İtalya hükümetinin bu kararı, “İtalya’nın stratejik sanayi varlıklarının korunması” ve küresel rekabet gücünün artırılması açısından büyük önem taşıyor. Bakan Urso, yaptığı açıklamada, “Oluşturulan sağlam endüstriyel plan sayesinde Piaggio Aerospace, yeniden lider konuma yükselecek. Golden Power düzenlemesiyle, yüksek kaliteli uluslararası yatırımlar ülkemize çekilebilmiştir.” ifadelerine yer verdi.

Haluk Bayraktar’dan Yeni Fırsatlara Yönelik Vizyon

Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar, şirketin köklü geçmişinden aldığı güçle, inovasyon ve teknolojik gelişim alanında büyük adımlar atacaklarını belirtti. “Yenilikçi vizyonumuzla Piaggio Aerospace’i yeni yatırımlar ve teknolojik atılımlarla büyüteceğiz” diyerek, bu satın almanın sadece bir genişleme değil, aynı zamanda teknolojik dönüşüm ve sürdürülebilir gelişim anlamına geldiğini vurguladı.

Haluk Bayraktar, sözlerine ek olarak, “Şirketimizi zor zamanlarda ayakta tutan çalışanlarımıza derin saygı duyuyoruz. Piaggio Aerospace’i yeni yatırımlarla güçlendirecek ve küresel pazarda daha rekabetçi hale getireceğiz.” ifadelerini ekledi.

Selçuk Bayraktar’dan Piaggio’nun Geleceğine Dair Vizyon

Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar ise, bu satın almanın sıradan bir iş değil, stratejik bir vizyonun parçası olduğunu belirtti. “Piaggio’nun eşsiz markasını koruyarak, küresel pazarlarda daha güçlü bir konuma getireceğiz” diyen Bayraktar, “Hedefimiz, P.180 Avanti EVO uçaklarının üretimini artırmak ve Avrupa’nın bakım-onarım merkezini kurmaktır.” şeklinde konuştu.

Piaggio Aerospace’te Yeni Dönem: Avrupa’nın Stratejik Üssü

Baykar’ın kapsamlı endüstriyel planı, Piaggio’nun P.180 Avanti EVO uçaklarını yeniden küresel pazarda güçlendirmeyi amaçlıyor. Ayrıca, Bayraktar TB2 ve Bayraktar AKINCI SİHA’larına yönelik uluslararası talebin karşılanması amacıyla, üretim ve bakım operasyonlarının Piaggio tesislerinde gerçekleştirilmesi planlanıyor. Bu adımlar, Piaggio’yu sadece bir üretim merkezi değil, aynı zamanda Avrupa’nın önde gelen uçak ve motor bakım merkezine dönüştürecektir.

Baykar’ın Küresel Yükselişi ve İhracat Başarıları

2023 ve 2024 yıllarında, 1,8 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştiren Baykar, Türkiye’nin en büyük ihracatçıları arasında yer aldı. Savunma ve havacılık sektöründe üst üste dört yıl ihracat liderliği yapan şirket, Bayraktar TB2 için 35 ülkede ve Bayraktar AKINCI için 15 ülkede ihracat anlaşması imzalayarak, dünyanın en büyük insansız hava aracı ihracatçısı konumuna ulaştı.

İtalyan Havacılığında Yeniden Doğuş

Bu önemli gelişmenin yöneticileri, “İtalyan havacılık sektörünün yeniden doğuşu” olarak nitelendirdiği bu sürecin, bankalar veya devlet desteği olmadan sürdürüldüğünü belirtti. Piaggio’nun istikrarlı biçimde faaliyetlerine devam ettiğini gösteren bu gelişme, sektörün geleceği açısından umut vaat ediyor.

Türkiye-İtalya Sanayi İş Birliğinde Stratejik Adım

Bu satın alma, Baykar’ın Leonardo ile yürüttüğü insansız hava aracı geliştirme ortaklığı ile birlikte, iki ülke arasındaki savunma sanayisi iş birliğinin daha da derinleşmesine imkan tanıyacak. Baykar, Piaggio’nun Avrupa sanayi ekosistemindeki stratejik rolünü güçlendirmeyi, teknolojiyi hızlandırmayı ve yüksek nitelikli istihdam yaratmayı hedefliyor. Bu adımlar, Türkiye ve İtalya arasındaki güçlü ekonomik ve teknolojik bağların daha da pekişmesine katkı sağlayacaktır.