Balıklıgöl’de Geleneksel El Sanatını Yaşatan Usta: Mehmet Emin Güngör

Balıklıgöl’ün Kalbinde, Usta Ellerden Geleneksel Sanatlar

Henüz sadece 7 yaşındayken, ailesinden ve çevresindeki ustalardan öğrenmeye başladığı el sanatlarıyla hayatını şekillendiren Mehmet Emin Güngör, 83 yaşında olmasına rağmen tutkusundan ve mesleğine olan bağlılığından hiçbir şey kaybetmedi. Balıklıgöl Yerleşkesi’nin tarihi atmosferinde, küçük ama anlamlı atölyesinde geleneksel el sanatlarını gelecek nesillere aktarmaya devam ediyor.

Güngör, yaklaşık yirmi yıl önce Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “Geleneksel El Sanatları Sanatçısı” unvanını alarak, sanatını ve mesleğini resmi olarak taçlandırdı. Yaşına rağmen, mesleğine duyduğu sevgi ve saygıyla, genç ustalara ilham olmaya devam ediyor. Bu yolda en büyük destekçisi ise, hayatını paylaştığı ve onunla birlikte mesleğin inceliklerini öğrenmiş olan yaşam arkadaşı Zeliha Güngör.

Çift, birlikte kurdukları küçük atölyede, geleneksel el sanatlarını yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için gece gündüz demeden çalışıyor. Çocuklarının eğitimine ve hayata hazırlıklarına büyük destek veren Güngör ailesi, dayanışma ve azimle örnek bir yaşam sürdürüyor.

“Her Eserimiz, Bir Evladımız Gibi”

Sanatçı kimliğiyle tanınan “Kazaz Mehmet” lakabıyla bilinen Mehmet Emin Güngör, 1947 yılında, genç yaşta ailesinin yönlendirmesiyle el sanatlarına adım attı. Bugünlere gelene dek, özenle ve sevgiyle yaptığı her eser, onun için birer “evlat” gibi. Her gün yeni bir ürün ortaya çıkarırken, bu sanatın yok olmaması ve gelecek nesillere ulaşması için büyük çaba sarf ediyor.

Güngör, “Bizden başka bu işi yapan pek kalmadı. Her yaptığımız el emeği ürün, bizim için birer evlat gibi. Bu zanaat bizim canımız, ruhumuz ve kültürümüz. 80 yaşını geçtiğimiz halde, elimiz ve dilimiz döndüğü sürece bu sanatın yaşaması için mücadele edeceğiz,” diyerek mesleğine olan bağlılığını vurguluyor.

Atölye ve Ev: Çiftin Günlük Ritmi

Balıklıgöl’deki atölyesinde satış yapan Zeliha Güngör, hem atölyede hem de evde çalışmalarını sürdürüyor. Günlük yaşamını şu sözlerle anlatıyor:

• Sabah erken saatlerde atölyeye gidiyorum, ürünleri düzenliyor, müşterilere tanıtım yapıyorum ve satışları gerçekleştiriyorum.
• Dükkânı idare ettikten sonra, akşam evde ailesi için yemek hazırlıyor, eşyalarını düzenliyor ve ev işlerine zaman ayırıyorum.
• Evde ve atölyede yoruluyorum, fakat bu emeğin ve sevginin verdiği mutluluk, bizim en büyük kazancımız.

Çift, birbirine destek olarak, geleneksel zanaatlarını yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için büyük bir özveriyle çalışmaya devam ediyor. Bu çalışmalar, onların hem ruhlarını hem de kültürel miraslarını canlı tutuyor.