Balık Pulu Hastalığı

Halk arasında balık pulu hastalığı olarak bilinen iktiyozis vulgaris, nadir görülen genetik bir deri hastalığıdır.  Peki, balık pulu hastalığının belirtileri nelerdir? Balık pulu hastalığı nasıl tedavi edilir? Balık pulu hastalığı bulaşıcı mıdır? Detaylar haberimizde…

Balık pulu hastalığı, ilk olarak 1771 yılında Edward Lambert isimli bir hastada görülmüştür. ileri düzeyde cilt lezyonları saptanan bu hasta kirpi adam olarak tanımlanmış ve hastalık 3 kuşak ailesinde de görülmüştür. Toplumda çok nadir görülen bir hastalıktır. Bazı yayınlarda 250 hastada 1 görüldüğü bildirilmiş olsa da genellikle hafif tipleri daha yaygın olarak görülür.

BALIK PULU HASTALIĞI NEDİR?

Balık pulu hastalığı genetik bir hastalık olmakla beraber bazı vakalarda genetik geçiş olmadan da görülebilir. Bu şekilde olan hastalığa kazanılmış balık pulu hastalığı denir. Normal bireylerde cildin yüzeyindeki epidermis hücreleri sürekli yenilenir; oluşan ölü epidermis hücreleri dökülerek cilt yüzeyi sürekli yenilenir. Balık pulu hastalığına olan kişilerde ciltte oluşan ölü deri hücreleri dökülemez ve atılamaz. Bu durumda ölü deri hücreleri cilt yüzeyinde birikip yamalar halinde kalın, kuru bir tabaka oluşmasına neden olurlar. Yamalar halinde oluşan bu ölü hücre katmanları balık puluna benzediği için bu hastalığa balık pulu hastalığı adı verilmiştir. 

BALIK PULU HASTALIĞI BELİRTİLERİ NELERDİR?

Balık pulu hastalığı bir deri hastalığı olduğu için bütün semptomlar deriyle ilgilidir. Saçlı deride pul pul bir görünüm oluşur. Tüm vücutta poligon şeklinde kalın deri katmanları vardır. Bu katmanlar genellikle kahverengi olmakla birlikte gri ya da beyaz olarak da görünebilir. Cilt ileri düzeyde kalınlaşmıştır ve kurudur. Kuruluk nedeniyle ciltte kaşıntı meydana gelebilir. Bu hastaların terleme problemi de vardır. Balık pulu hastalığına sahip bireyler terleyemezler.

İktiyozis vulgaris hastalarının şikâyetleri tipik olarak kış aylarında kötüleşir. Kış aylarında havaların soğumasıyla birlikte ciltteki kuruma ve kaşınma şikâyetleri artar. Kurulaşmış ve sertleşmiş ciltten kaynaklı yamalar genellikle dirsekte ve alt bacaklarda görülür. Genellikle ciltte kalın koyu renkli segmentler mevcuttur. Daha ciddi seviyede olan hastalarda ayak tabanlarında ve de avuç içlerinde derin ağrılı çatlaklar gelişir.

BALIK PULU HASTALIĞI ÇEŞİTLERİ NELERDİR?

Genetik geçişli bir hastalık olan balık pulu hastalığının semptom ve klinik tabloları benzer olmakla birlikte genetik geçiş açısından farklılıklar taşıyan bir kaç tipi mevcuttur. Genellikle otozomal dominant geçiş gösteren tipi yaygın olarak görülmesine rağmen Y kromozumuna bağlı olarak taşınan bir formu da vardır. Bu formda yalnızca erkek çocuklar hasta olurlar. Genetik geçişin haricinde bazı hastalıklar sonrasında kazanılmış hastalık çeşitleri de mevcuttur.

BALIK PULU HASTALIĞININ TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR?

Günümüzde hali hazırda balık pulu hastalığının kesin bir tedavisi bulunmamaktadır. Bununla beraber semptomların giderilmesine yönelik tedaviler uygulanır. Bu tedavi yöntemine antisemptomatik tedavi adı verilmektedir.

Banyodan sonra cilt lezyonalarının sert bir sünger ya da ponza taşıyla ovulması ölü dokunun dökülmesine yardımcı olabilir. Üre ya da propilen glikol içerin nemlendiricilerin düzenli olarak ve sürekli şekilde kullanılması gerekir. Bu kimyasallar derinin nemli kalmasını destekler. Üre, laktik asit ya da salisilik asit gibi ürünlerin kullanılması ölü deri hücrelerinin dökülmesine yardımcı olabilir.

Balık pulu hastalarına evde sürekli hava nemlendirici kullanmaları önerilir. Kuru hava bu hastalığın en büyük düşmanı olduğu için özellikle kış aylarında kaloriferli evlerde kuruyan havayı nemlendirmek derinin de kurumasını engeller.

Cilt hastalıkları uzmanları da cildi nemlendirmeye, ölü deriden kurtulmaya, ciltteki enflamasyonu ve kaşıntıyı azaltmaya yardımcı olacak kremler ya da ilaçlar reçete ederler. Anti-aging yani yaşlanma karşıtı kozmetik maddeler içinde de kullanılan laktik asit ve / veya alfa hidroksik asit içeren kremlerin faydalı olduğu gösterilmiştir. Bunlara ek olarak vücudun deri hücresini azaltmaya yönelik olarak Retinoidler kullanılabilir. Bu madde A vitamininin bir türevi olup dudak şişmesi ya da saç kaybı gibi bazı yan etkilere sahiptir. Gebelikte alınması önerilmez.