Bahçeli’den talimat: “Gerekirse uyku nöbeti tutun!”

Türkiye Gazetesi’nden Ebru Karatosun’un haberine göre Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) İstanbul seçimini yenileme kararının ardından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, çalışmalarına başlayarak ilk aşamada 15 il başkanını topladı. Bahçeli Sivas, Kastamonu, Ordu, Giresun, Tokat, Samsun, Erzurum, Malatya, Trabzon, Sinop, Erzincan, Rize, Kars, Ardahan ve Mardin’in il başkanlarını davet etti.

Edinilen bilgilere göre Bahçeli, tüm il başkanlarına 23 Haziran’a kadar “tam saha çalışma” talimatı verdi. MHP lideri “YSK seçimleri yenileme kararı alırsa, mitili İstanbul’a atacağımı söylemiştim. Siz de şimdi yatağınızı, yorganınızı alın, İstanbul’da çalışmalara başlayın. Gerekirse uyku nöbeti tutun” dedi. Bahçeli, il başkanlarından “Seçmenleri küstürmeme ve tüm eleştirileri dinleyerek, eleştirileri dikkate almaları” yönünde de talimat verdi.

TEŞKİLAT TEYAKKUZDA

Toplantının ardından açıklama yapan MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın şunları kaydetti: “İstanbul seçimlerine dair MHP’nin temel stratejilerin biri, bütün Türkiye’yi İstanbul için seferber etmektir. Bu istikamette yalnız İstanbul il sınırlarına münhasır değil; bütün vatan sathını esas alan, kapsamlı bir seçim çalışması yapılacaktır. Türkiye’deki bütün MHP teşkilatları şimdiden teyakkuza geçirilmiştir. Seçim stratejisi belirlenirken öncelikle hemşehrilik profili esas alınmıştır.”

CHP DAHA DA AZGINLAŞTI

MHP’li Yalçın CHP’yi eleştirirken de şunları söyledi: “CHP’lilerin bir türlü kabullenmek istemedikleri gerçek şudur; 15 Temmuz’dan sonra hem ülkemizin hem de politikanın atmosferi değişmiştir. Bazı siyasi partilerin durduğu yer ve tutumları değişmiştir. Türkiye’nin beka ve güvenlik öncelikleri iktidar için yeni ve akılcı politikalar üretmeyi, yanlıştan dönmeyi bir zaruret hâline getirmiştir. CHP aklını başına alacağına, 15 Temmuz ve sonrasından ders çıkaracağına daha çok azgınlaşmış, daha çok yoldan çıkmıştır. CHP, 15 Temmuz sonrasında Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu millî mutabakat ruhundan hızla uzaklaşarak, politikayı kendi çıkarı paralelinde yeniden tasarımlamak isteyen uluslararası aktörlerin uydusu haline gelmiştir.”