Ayfer Adaş: Anadolu Medeniyetlerinden İlham Alan Sadekar Takı Tasarımında Kadını Öne Çıkaran El İşçiliği

Çanakkale’de yaşayan Ayfer Adaş, tamamen el işçiliğine dayanan parçaların üretiminde ustalıkla çalışıyor. Ana odağı kadın olan tasarımlarında binlerce yıllık Anadolu medeniyetlerinden derin etkiler taşıyor ve bu etkileri takılarına yansıtıyor. Fransa’da doğup, on yaşında ailesiyle Türkiye’ye dönen Adaş, yıllardır özel sektörde kazandığı deneyimi ardından kendi tasarım yoluna yöneldi. Mitolojiye ve Anadolu medeniyetlerine olan merakı, ablasının Yunan Dili ve Edebiyatı bölümünden aldığı ilhamla şekillendi ve tasarımlarında bu döneme ait figürleri ve sembolleri kullanmaya başladı.

Çanakkale’de Kapalıçarşı’da değerli taşları işleyen “Roni Usta” olarak bilinen Aharon Küçükmatar’dan aldığı eğitim, Adaş’a sadekar kimliğiyle yol gösterdi. Üç ay önce atölyesini kuran Adaş, ana ilham kaynağı olarak Anadolu’nun binlerce yıllık mirasını seçti ve tasarımlarında her daim kadını ön planda tutuyor.

Adaş, mitolojiye olan ilgisini AA muhabiriyle paylaştı ve Hayal gücünün oluşumunda mitolojinin büyük rol oynadığını söyledi. Ayrıca hiyerogliflerin de kendisini etkilediğini ve bunları takıya dönüştürmeyi hedeflediğini belirtti: “Anadolu topraklarının zengin tarihi, ilham kaynağım. Bütün çizimlerimde ve tasarımlarımda Anadolu medeniyetlerinden besleniyorum. Kadını yücelten temaları öne çıkarıyorum; bu yüzden Kibele ve Toprak Ana bana ana motifler olarak rehberlik ediyor.”

Gelişim sürecinde geceyi gündüze kattığını vurgulayan Adaş, usta-çırak ilişkisinin meslekte ne kadar önemli olduğuna dikkat çekti. Roni Usta’dan aldığı eğitim, ona değerli bilgiler kattı ve cesaretle başladığı bu yolda kendini geliştirmeye devam etti. Tasarımlarında pirinç ve gümüşü ön planda tutan Adaş, tüm pirinç tasarımlarında altın kaplama kullanıyor.

Gelecekte Çanakkale’nin tarihini ve mitolojisini takılarla canlandırmayı ve bu yüzden bir sergi hazırlamayı arzuluyor. Şu anda bu konuya ilişkin çizimler üzerinde çalışıyor ve Çanakkale’nin görünmeyen yönlerini sergilemeyi çok istiyor. El emeğiyle üretilen ürünlerde kusurları sevdiğini söyleyen Adaş, replika yapmak yerine kendi hayal gücüyle, bilgi ve becerisiyle kuyumcu tezgahında metale şekil veriyor.

Kaynak: AA / Çiğdem Münibe Alyanak – Kültür Sanat