Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiserliği’nden Almanya’ya Gazze Protestoları Hakkında Uyarı

Avrupa Konseyi’nden Almanya’ya İnsan Hakları Uyarısı

Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiserliği, Almanya İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt‘e yönelik ciddi bir mektup yazarak, Gazze protestoları sırasında gerçekleşen kısıtlamalar ve polis müdahalelerini sert biçimde eleştirdi. Bu mektupta, toplanma ve ifade özgürlüğünün temel haklar olduğu ve bu hakların devlet tarafından keyfi biçimde engellenmemesi gerektiği vurgulandı.

İnsan Hakları Komiseri Michael O’Flaherty, Almanya’da gerçekleşen gösterilerde polis şiddetini ve orantısız güç kullanımını kınadı. Mektubunda, göstericilerin Arapça sloganlar atması ve kültürel semboller taşımalarının yasaklanması gibi uygulamaların, demokratik haklara aykırı olduğunu dile getirdi. Ayrıca, polis gözetimi altında gerçekleşen ve çocukların da dahil olduğu bazı göstericilere karşı orantısız güç kullanımı olaylarına değindi.

O’Flaherty, bu olayların derhal araştırılması ve sorumluların uygun yasal işlemlerle cezalandırılması gerektiğine işaret ederek, mağdurların haklarının korunması ve bilgilendirilmesi gerektiğini belirtti. Bununla birlikte, gösteri ve ifade özgürlüğüne getirilen kısıtlamaların, özellikle üniversiteler ve sanat ile kültür kurumları gibi alanlarda da arttığını kaydetti.

İddialar arasında, Gazze’deki olaylara katılan yabancı uyrukluların sınır dışı edilmek istenmesine dair raporlar da bulunuyor. O’Flaherty, bu duruma ilişkin endişelerini dile getirerek, ifade özgürlüğünün sınırlarının, yalnızca şiddeti teşvik etmeyen ve demokratik ilkelerle uyumlu görüşleri kapsadığını vurguladı.

İfade Özgürlüğü ve Demokratik Haklar Üzerine Uyarılar

O’Flaherty, mektubunda, “Bazı Alman makamlarının, İsrail’e yönelik her türlü eleştiriyi otomatik olarak antisemitizm olarak görme eğilimine dikkat çekti. Ancak, barışçıl toplanma ve ifade özgürlüğü, demokratik toplumların temel taşlarıdır ve bu haklar, farklı görüşlerin özgürce dile getirilmesini sağlar” dedi.

İfade özgürlüğünün yalnızca hoş karşılanan görüşleri değil, aynı zamanda rahatsız edici ve tartışmalı fikirleri de kapsadığını belirten O’Flaherty, “Şiddete teşvik veya demokratik ilkeleri açıkça ihlal eden ifadeler haricinde, özgürlükler korunmalıdır” şeklinde ekledi.

Avrupa Konseyi ve İnsan Hakları Perspektifi

1949 yılında kurulan ve temel amacı demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğünü savunmak olan Avrupa Konseyi, Türkiye’nin de üye olduğu önemli bir uluslararası kuruluş. Bu çerçevede faaliyet gösteren Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Strasbourg merkezli olarak, üye ülkelerdeki insan hakları ihlallerinin denetlenmesinde kritik bir rol üstlenmektedir.