Antalya Diplomasi Forumu’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Açıklamaları

Antalya Diplomasi Forumu’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Konuşması

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NEST Kongre Merkezi’nde düzenlenen ve Anadolu Ajansı’nın (AA) “Global İletişim Ortağı” olduğu “Antalya Diplomasi Forumu”ndaki konuşmasına katılımcıları içten bir şekilde selamlayarak başladı. Antalya Diplomasi Forumu’nun 4’üncü buluşmasında devlet ve hükümet başkanlarıyla bir araya gelmekten büyük bir memnuniyet duyduğunu belirten Erdoğan, “Buradan, savaşların, çatışmaların, ölümlerin acısını yüreklerinde taşıyan tüm mazlumları, ülkem ve milletim adına selamlıyor, kendilerine dayanışma mesajlarımızı gönderiyorum.” ifadesini kullandı.

Dünyanın dört bir yanından foruma katılan her bir misafire teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 3 gün sürecek bu programların dünya ve insanlık için, özellikle coğrafyadaki mazlum ve mağdurlar için hayırlara vesile olmasını diledi. Erdoğan, diplomasinin nabzının attığı, global bir marka haline gelen forumun 4’üncüsünü başarıyla organize eden Dışişleri Bakanlığı ve Bakan Hakan Fidan ile mesai arkadaşlarını tebrik etti; ayrıca bakanlığı döneminde forumun hayata geçirilmesine öncülük eden Antalya milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu’nu da kutladı.

“Ayrışan dünyada diplomasiyi sahiplenmek” temasıyla düzenlenen forum kapsamında gerçekleştirilecek panellerin ve görüşmelerin katılımcılara verimli bir ufuk turu yaptırmasını temenni eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünyada dış politika ve uluslararası ilişkiler alanında önde gelen etkinlikler arasında yerini alan foruma yönelik yoğun ilgiden memnuniyet duyuyoruz. Burada çatışmaların yerine diyaloğu, kutuplaşmanın yerine ortak aklı, güç yarışının yerine küresel vicdanı tercih ettiğimizi bir kez daha dünyaya ilan ediyoruz. Antalya’dan tüm dünyaya verdiğimiz bu barış ve dostluk mesajları, Antalya Diplomasi Forumu’nu muadillerine göre farklı bir yere konumlandırıyor.” dedi.

Her yıl olduğu gibi 3 gün boyunca binlerce katılımcının kritik bölgesel ve küresel konularda fikir alışverişinde bulunup çözüm önerilerini ele alacaklarını vurgulayan Erdoğan, “Küresel diplomasinin kalbi, 3 gün boyunca yine Antalya’da atacak.” şeklinde konuştu. Foruma yapacakları değerli katkılar için katılımcılara şükranlarını sunan Erdoğan, “İnsanlık, arka arkaya yeni teknolojik hamleler gerçekleştirirken, uluslararası sistemin çağa ayak uydurabilmesi noktasında aynı başarıyı sergileyemediğini görmekteyiz.” dedi.

• Terör, açlık, yoksulluk, ırkçılık, İslam düşmanlığı, göçmen karşıtlığı ve iklim krizi gibi sorunlarla karşı karşıyayız.
• Uluslararası toplumun daha adil ve daha vicdanlı politikalar geliştirmede yetersiz kaldığı bir dönemdeyiz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu eksikliği başta bölgede yaşanan çatışmalar ve gerilimler olmak üzere çok geniş bir alanda her gün hissettiklerini belirtti. “Diplomasinin insani, girişimci ve geleceğe yönelik plan yapabilme kabiliyetini daha fazla öne çıkarmalıyız.” diyen Erdoğan, “Dünya beşten büyüktür. Çünkü insanlık beşten büyüktür.” tespitinin önemine vurgu yaptı. Türkiye’nin sahip olduğu tecrübe, tarihi, beşeri ve kültürel zenginlik dolayısıyla dünyaya bu mesajı vermekte en uygun ülke olduğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz bu coğrafyanın sadece sakinleri değil, aynı zamanda sahipleriyiz. Bin yıldır buradayız, bu topraklardayız ve inşallah daha nice asırlar boyunca yine burada olacağız.” dedi. İnsanlık tarihiyle yaşıt olan bölgenin, medeniyetin, huzurun, güvenliğin ve barışın coğrafyası olmasını istediklerini dile getiren Erdoğan, “Biz artık çatışmanın değil uzlaşmanın, ayrışmanın değil ittifakın, kan, gözyaşı, acı ve gerilimin değil refahın ve istikrarın egemen olduğu bir bölge görmek istiyoruz.” ifadesini kullandı.

Barışın, savaştan daha fazla emek istediğinin farkında olduklarını belirten Erdoğan, “Kolayı değil her zaman zoru seçtik ve bugün de zor olanın tarafındayız.” dedi. Bu anlayışla Ukrayna, Sudan, Libya, Somali gibi yakın dostluk içinde olunan ülkelerde barış ve istikrar için mücadele ettiklerini, Afrika ve Asya’da da ara buluculuk ve kolaylaştırıcılık gibi inisiyatiflerle sorumluluk üstlendiklerini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, komşularla iyi ilişkiler tesis ederek, işbirliği ve ticaret imkanlarını genişleterek, çatışan taraflar arasında diyalog köprüleri kurarak ülkenin etrafında bir barış ve güvenlik kuşağı oluşturma çabasında olduklarını belirtti. “Bizim kimsenin toprağında, egemenliğinde, kaynaklarında gözümüz yoktur.” diyen Erdoğan, “Zulüm ile abad olunmaz.” ve “Sömürü ve çatışma üzerine müreffeh bir gelecek inşa edilmez.” sözleriyle durumu özetledi.

İsrail’in Gazze’deki zulmüne dikkat çeken Erdoğan, “İsrail, 1,5 senedir en temel insan haklarını hiçe sayarak, uluslararası hukuku ayaklar altına alarak, Filistin halkına karşı apaçık bir soykırım uyguluyor.” diyerek bu duruma karşı seslerini yükseltmek ve zulme itiraz etmek zorunda olduklarını ifade etti. “İsrail terör devletidir. Başka bir ismi olamaz.” sözleriyle İsrail’in eylemlerini kınadı.

Erdoğan, “Elimizi vicdanımıza koyalım ve şu soruyu kendimize soralım. Savaşta dahi olsa meşru bir devlet böyle hareket eder mi?” diyerek, bu tür eylemlerin devlet terörü olduğunu vurguladı. Filistin halkının kahramanca mücadelesinin kimse tarafından karalanamayacağını belirten Erdoğan, Türk milletinin tarih boyunca olduğu gibi bugün de Filistinlilerin yanında durduğunu ifade etti.

“500 sene önce topraklarından kovulan tüm o İsrail halkını, Yahudileri, kapımızı açarak biz bu topraklarda misafir ettik.” diyen Erdoğan, “Saldırıların başladığı günden bu yana 101 bin tonun üzerinde insani yardım malzemesini Gazze’ye gönderdik.” açıklamasıyla Türkiye’nin yardım faaliyetlerine dikkat çekti. “İsrail’in Gazze’deki devlet terörü devam ettikçe, ateşkes çabaları sabote edildikçe, masumların üzerine bomba yağdıkça bölgemize kalıcı barışın gelmesi oldukça zordur.” diyen Erdoğan, barışın sağlanabilmesi için iki devletli çözümün şart olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin dış politikada gizli niyetlerle değil, ilkelerle hareket ettiğini vurgulayarak, “Suriye’nin toprak bütünlüğünü, istikrarını ve güvenliğini kendimizden ayrı görmüyoruz.” diyerek Suriye’deki durumu değerlendirdi. “Yeniden Asya Açılımı ile Asya ülkeleriyle siyasi temas ve istişareleri her geçen gün arttırıyoruz.” diyen Erdoğan, “Balkanlar’daki gelişmeleri çok yakından takip ediyor ve bölge ülkeleriyle işbirliğimizi devam ettiriyoruz.” şeklinde konuştu.

Erdoğan, “Güçlü bir savunma sanayisi olmadan güçlü bir dış politika uygulanamaz.” diyerek Türkiye’nin özgüveninin savunma sanayisindeki atılımlarına bağlı olduğunu ifade etti. “Bugün bu alanda yüzde 80 seviyesinde yerlilik oranına ulaştık.” diyen Erdoğan, Türkiye’nin kendi ihtiyaçlarını karşılamanın ötesine geçtiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye Yüzyılı ifadesinde anlamını bulan ülkümüze inşallah sizlerin de desteğiyle ulaşacağımızdan şüphe duymuyoruz.” diyerek Antalya Diplomasi Forumu’nun bu vizyonun gelecek nesillere iletilmesine vesile olacağına inandığını ifade etti.