Antakya’da Deprem sonrası Kız Kardeşlerin Umut Dolu Gözleme Hikayesi
Antakya’da deprem sonrası, iki kız kardeşin umut dolu gözleme hikayesiyle tanışın. Zorluklara rağmen dayanışma, sevgi ve azimle dolu bu özel yolculuk, güçlü bir yeniden doğuşun simgesi.
Antakya’da Deprem Sonrası Umut Arayışı
Türkiye, geçtiğimiz yıllarda büyük bir deprem felaketi ile sarsıldı. Bu yıkıcı olayın ardından, en çok etkilenen bölgelerden biri Hatay’ın Antakya ilçesi oldu. “Asrın felaketi” olarak adlandırılan bu depremler, birçok hayatı değiştirdi. Kardeşler Betül ve Sibel Ergüder, depremin ardından 2 ay geçtikten sonra Antakya’nın Küçük Sanayi Sitesi’nde bir çadırda gözleme yapmaya başladılar. Bu girişim, onların ekmek paralarını kazanma çabalarının bir parçası oldu.
Hayalleri: Bir İş Yeri Sahibi Olmak
Betül ve Sibel Ergüder’in hayali, birlikte bir iş yeri sahibi olmaktı. Kısa süre içerisinde aynı noktaya bir konteyner yerleştirerek çalışmalarına devam ettiler. Kardeşler, bu süreçte hayatlarına tutunma azimleri ve hayata olan tutkularıyla dikkat çekiyorlar.
“İlk Başladığımız Gün Hiçbir Şeyimiz Yoktu”
Asrın felaketinin ardından 2 buçuk ay geçtikten sonra, ablasıyla bir iş yeri açma hayallerini gerçekleştirdiklerini belirten Betül Ergüder, şunları ifade etti: “Depremden 2 ay sonra başladık. Mecbur çalışmaya ihtiyacımız vardı. Ablamla hep bir hayalimiz vardı; el ele verip bir iş yeri sahibi olmak. Deprem nedeniyle işsiz kalınca, ablamla birlikte bir şeyler yapmak istedik. Hiç sermayemiz veya güvencemiz yoktu. Gözleme yapmaya karar verdik ve tutarsa devam ederiz diye düşündük. İlk başladığımız gün hiçbir şeyimiz yoktu; sadece malzemelerimizle geldik ve işe koyulduk. Gözlemelerimiz çok beğenildi ve olumlu yorumlar aldık. El birliğiyle küçük bir çadırda başladık. Çadırın içinde yapmaya başladık ve yavaş yavaş para biriktirip konteyner yaptırdık. Konteynere geçtikten sonra işlerimiz biraz daha düzeldi. Tanınmaya başladık ve gözlemelerimiz sevildi.”
“Birbirimizin Eksikliklerini Tamamlıyoruz”
Zamanla kendilerini geliştirmeye çalıştıklarını belirten Betül, “Burada elektrik ve su sıkıntımız var ama korkmadan devam edeceğiz. Biz ekmek parası ve çocuklarımız için çalışacağız. Kendi kendimize güç olduk ve az da kazansak mutluyuz. Ablam da tüm gücüyle çalışıyor. İşimizi severek yapıyoruz. Ablam gözleme yapımında oldukça iyi, ben de müşterileri ağırlama konusunda yetenekliyim. Böylece birbirimizin eksikliklerini tamamlıyoruz.” dedi. Gözlemelerin fiyatları ise ıspanaklı ve patatesli 50 TL, kaşarlı ve sucuklu ise 70 TL civarında.
“Ailemiz de Bize Destek Veriyor ve Her Zaman Arkamızdalar”
Betül, “Burada gözleme, çorba ve menemen yapıyoruz. Kardeşimle birlikte çalışarak yapıyoruz. Onun beni sevdiğini biliyorum ve birbirimizi anlıyoruz. Depremden sonra buna ihtiyacımız vardı. Kardeşim olmadan bunu başaramazdım. Her zaman birbirimize destek olduk. Deprem anında ev hanımıydım ve 2 çocuğumla evde yalnız yakalandım. Evimiz yıkıldı ve depremden 2 buçuk ay sonra kardeşimle bu işe girişmeye karar verdik. Ailemiz de bize destek veriyor ve her zaman arkamızdalar. Herkes bizi ve işimizi seviyor; lezzetlerimizin çok güzel olduğunu söylüyorlar.” diyerek duygularını paylaştı. Kız kardeşler, birbirlerinin her zaman yanında olmasını ve desteklenmesini önemsediklerini vurguladılar.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı (İHA)