Antakya Antik Hipodromunda Kazı Çalışmaları ve Çevresindeki Yaşam İzleri
Antakya Antik Hipodromu’ndaki kazılar ve çevresindeki yaşam izlerini keşfedin. Tarih, arkeoloji ve kültürel mirasın büyüleyici izdüşümü.
Hatay’da Antakya ilçesi Küçükdalyan Mahallesi’nde yer alan antik hipodrom üzerinde yürütülen kazı çalışmalarında yeni buluntular gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. Mustafa Kemal Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hatice Pamir önderliğinde 15 kişilik bir ekip alan üzerinde titizlikle çalışıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yürütülen “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında yapılan incelemelerde, yarış alanını ikiye bölen ve spina adı verilen anıtsal yapının büyük kısmı açığa çıkarıldı. Pamir, 80 bin kapasitelik hipodromun yaklaşık 500 metre uzunluğunda ve 100 metre genişliğinde olduğunu belirtti. Spina’nın üst katmanının mozaiklerle örtülü olduğunu aktaran ekip, kazı çalışmalarının bölgede aralıksız devam ettiğini ifade etti.
Pamir, alanın ziyaretlere açılmasını hedeflediklerini söyleyerek, çalışmaları bu yıl yoğunlaştırdıklarını belirtti. “Bu alanı hayatın içine sokmak, gezilebilir ve kullanımda olan bir hale getirmek temel amacımızdır” diye konuştu.
Arkeolog Pelin Kayaş ise hipodromun kuzey ve güneyinde bulunan, kamusal ve sosyal yaşamı yansıtan mekanlarda kazıların sürdüğünü ifade etti. Kazılar sırasında üç farklı kamusal yapıya ait izlere rastlandığını dile getiren Kayaş, üretim faaliyetinin göstergesi olabilecek demir ve cam cürufları ile onlara ait potaları tespit ettiklerini söyledi. Ev içi kullanıma dair buluntular da ortaya çıkıyor. Hipodrom çevresinin, günümüzdeki gibi sosyal eğlence alanlarıyla çevrili olduğuna işaret eden Kayaş, kemik ve taş malzemeden yapılan oyun taşları ile çok sayıda zar bulduklarını belirtti. Bu buluntular, bölgenin yoğun bir eğlence hayatına sahip olduğunu gösteriyor.
Kaynaklar: AA / Salim Taş – Kültür Sanat