DOLAR 32,4736
EURO 34,7873
ALTIN 2.440,57
BIST 9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Az Bulutlu
İstanbul
18°C
Az Bulutlu
Cts 16°C
Paz 18°C
Pts 17°C
Sal 17°C

Ali Ülker: Hayatı, Kemalettin Tuğcu’dan Hayali, Jules Verne’den öğrendim

13.11.2020
A+
A-
Dünya Kitap Dergisi, 30’uncu yılına özel hazırladığı sayısında, kendi yazarlarının yanı sıra iş ve edebiyat dünyasından da isimler yazılarıyla katkı sundu. Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker de yayında “ayın konuğu” bölümünde “Hayatı, Kemalettin Tuğcu’dan Hayali, Jules Verne’den öğrendim” başlıklı bir yazı kaleme aldı. Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker’in Dünya Kitap Dergisi, 30’uncu yılına özel sayısındaki yazısı kitapların insan gelişimi üzerindeki etkisini samimi bir dille ortaya koyuyor. Ülker yazının girişinde kitap okuma alışkanlığının şekillendiği çocukluk yıllarına giderek, “Kitapların büyülü ve çekici dünyasıyla tanışmam ilkokul ikinci sınıfta okumamın akıcı hale gelmesiyle olmuştu. Ailecek yaptığımız, yaşıtlarımın olmadığı dost ve akraba ziyaretlerimizde oyalanmam için bana kitaplar alınırdı. Misafirlikte sohbet derinleşirken ben bir köşeye çekilir yutarcasına kitabımı bitirmeye çalışırdım. Jules Verne, Kemalettin Tuğcu bana ilham veren ve çocukluk yıllarımın güzel hatıralar bırakan yazarlarıdır. Jules Verne’nin eserleriyle hayal dünyam zenginleşirken, Kemalettin Tuğcu’dan hayat dersleri, ahlak ve erdem konularında güzel kazanımlarım olmuştur. Babaannem bizi ziyarete geldiğinde getirdiği hediye mutlaka kitap olurdu. Yolda dört gözle onun gelmesini beklerdim. Bu vesileyle Altın Kitaplar serisiyle beni tanıştıran babaannemi rahmetle anıyorum. Bu dönemde kitap okuma sevdam o kadar artmıştı ki eğer gün içinde bir kitabı bitiremediysem gece saat 23.00’de ışıkları söndürmek gibi bir kuralımız olduğundan gece gizlice kalkar, banyoda kitabımı bitirmeye çalışırdım. Orta ve lise yıllarında yaygınlaşan, yoğunlaşan dersler okuma zevkime sekte vursa da her gece yatmadan önce yatakta en az yarım saat okumadan uykuya dalamazdım.” diyor. Okuduğu eserleri ise Ülker “Okuduklarım ise çok çeşitlenmişti. Şiirler antolojisi, tarih kitapları, dini eserler, ansiklopediler… Evet ansiklopediler.”diye anlatıyor. Dünya Kitap’ta yazan işadamı Ali Ülker, anlatımında okumanın önemine vurgu yapıyor. Ali Ülker’in kaleminden yazının devamı ise şöyle: “Resimler, bilgi ansiklopedisi ilkokul yıllarımın gözdeleriydi. Sonra bunların yerini AnaBritannica ve Meydan Larousse aldı. Yine Tercüman Gazetesi’nin yayınladığı Binbir Temel Eser en çok ilgi duyduğum seri oldu. Diğer yandan romanlar ise beni derinden etkiliyor ve hayal dünyamı zenginleştiriyordu. Jack London’ın deniz ve vahşi tabiat betimlemelerine hayrandım. Aynı zamanda insan karakterlerini analiz etmesine bayılırdım. Ernest Hemingway’ın “Yaşlı Adam ve Deniz” eseri ise gençlik yıllarımın hobisi balıkçılığın baş eseriydi. Yine, Şeker Portakalı beni ağlatan bir eser olmuştu. Afro sevgim ise Wilbur Smith’in eserlerinden geliyor olsa gerek. Wilbur Smith’in Mısır Serisi ise araştırmacı roman yazarlığının iyi bir örneği herhalde. Üniversite yıllarımda İngilizce eserlere ağırlık verdim. İlgi alanlarım ise iş kitapları ve araştırmayla ilgili makalelere kaymaya başladı. Yabancı dergilere de lise yıllarımda Almancamı geliştirmek için merak sardım. Sonrasında dünyayı, literatürü takip etmek adına İngilizce dergi ve gazetelere ağırlık verdim. İş hayatımın yoğunluğu ise ne yazık ki okuma sahamı sınırlandırmaya başladı. Eski hızımı ve çeşitliliği yitirmeye başladım. Ancak tarih, analiz ve araştırma üzerine eserlere daha fazla zaman ayırırken kütüphanemde iş dünyasıyla ilgili eserlerin sayısı hızla arttı. Tüm yurtdışı ziyaretlerinden genelde iş kitapları alarak dönmeye başladım. Bunları okuyup analiz ederek hayatıma uyarlamaya çalıştım. Psikoloji, sosyoloji, kişisel gelişimle ilgili kitaplar orta yaşta ilgimi çekerken, dini eserleri okumaya da bu dönemde daha fazla önem verdim. Kitaplarla ve okumayla aram asla açılmadı. Ancak son günlerde dijital devrim beni de etkiliyor. Gazete ve dergileri artık internetten takip ediyorum. İş kitaplarının yerini ise sesli makaleler ve Ted Talks’lar almaya başladı. Elbette kitap okumaya devam ediyorum. Ama artık roman okumak yerine daha çok dizi ve filmleri yani görsel mecraları tercih ediyorum. Okuma konusunda artık daha seçici olduğumu söyleyebilirim. İlgimi çeken kısımları ve sonuç sayfalarını okumaya daha fazla ağırlık veriyorum. Hızlı okuyor ve ilgi duyduğum kısma konsantre oluyorum. Ama güzel bir köşe yazarı, araştırma veya makale hala en büyük keyfim. Ali Ülker: Hayatı, Kemalettin Tuğcu’dan Hayali, Jules Verne’den öğrendim #2
ETİKETLER: , , ,
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.