DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

Kut’ül Amare Zaferi’nin 109. Yıl Dönümü ve Tarihî Önemi

Kut’ül Amare Zaferi’nin 109. yıl dönümünü kutluyoruz. Bu tarihi zaferin önemi ve Türk milletinin kahramanlık hikayesi hakkında detaylar burada.

30.04.2025
A+
A-

Kut’ül Amare Zaferi’nin Anlamı ve Tarihî Derinliği

Birinci Dünya Savaşı’nın en büyük ve en anlamlı zaferlerinden biri olan Kut’ül Amare, Tümgeneral Charles Vere Ferrers Townshend liderliğindeki İngiliz birliklerinin Irak Cephesi’nde Türk kuvvetleri tarafından etkili bir biçimde durdurulması ve teslim alınmasıyla kazanılmıştır. Bu zafer, Çanakkale’den sonra savaşın seyrini değiştiren ve Osmanlı ordusunun direniş gücünü dünyaya gösteren önemli bir dönüm noktasıdır.

Kut'ül Amare Zaferi’nin Anlamı ve Tarihî Derinliği

İngilizlerin Irak Seferi ve Kut’ta Meydan Muharebesi

1915 yılının son aylarında İngilizler, Irak’a doğru ilerleyişlerini sürdürürken, 22-23 Kasım 1915 tarihinde Selmanı Pak Muharebesi’nde ağır kayıplar verdiler ve geri çekilmek zorunda kaldılar. Bu gelişmenin ardından, 3 Aralık 1915’te Dicle Nehri kıyısındaki Kut kasabasına sığınan İngiliz kuvvetleri, Osmanlı birliklerinin kuşatması altına girdi. Bu kritik dönemde, Irak ve Havalisi Komutanı Albay Sakallı Nurettin Paşa, 27 Aralık’ta Kut’u kuşatarak İngilizleri teslim almaya başladı.

İngilizlerin Irak Seferi ve Kut’ta Meydan Muharebesi

İngilizlerin Yenilgi ve Yenilenme Çabaları

İngilizler, Kut’tan çıkarak tekrar hücuma geçmek istediklerinde 6 Ocak 1916’da Şeyh Saad Muharebesi’nde yaklaşık 4 bin askerlerini kaybettiler ve geri çekilmek zorunda kaldılar. Bu muharebede, İngiliz ordusunun komutasını üstlenen General Aylmer, bu ağır yenilgi sonrasında görevinden alındı. Aynı zamanda, 6 Mart 1916’da Sabis Muharebesi’nde, Albay Ali İhsan Bey’in komutasındaki Türk birlikleri, İngilizlere karşı büyük bir direniş göstererek 3.500’den fazla düşman kaybına neden oldular.

İngilizlerin Yenilgi ve Yenilenme Çabaları

Türk Ordusunun Teslim ve Zaferin Tescili

19 Nisan 1916’da, Mareşal Colmar Goltz Paşa’nın vefatının ardından, yerine Halil Paşa getirildi. Halil Paşa, 29 Nisan 1916’da, General Charles Townshend ve 13 general, 481 subay ve 13.300’den fazla İngiliz askerinin teslim alınmasını sağladı. Bu teslim, tarih boyunca “Britanya askeri tarihinin en büyük ve en aşağılık teslimi” olarak anılmıştır. Osmanlı ordusu, bu büyük zaferiyle hem savaş moralini yükseltti hem de düşmanın moralini bozdu.

Türk Ordusunun Teslim ve Zaferin Tescili

İngilizlere Para Teklifi ve Reddi

Kut’ül Amare’deki yenilgi sonrası, Halil Paşa Osmanlı Genelkurmayına, İngiliz General Townshend’in “1 milyon İngiliz lirası karşılığında ordusuyla Hindistan’a gitmesine izin verilmesini” teklif ettiğini bildirdi. Ancak, Osmanlı yönetimi bu teklifi kesin biçimde reddetti. Genelkurmay, “Siyaseten İngilizlerin hoşuna gidecek işler yapma mecburiyetinde olmadığımız gibi, paraya da ihtiyacımız yoktur. Orduyu kamilen teslim etmek üzere sadece Tümgeneral Townshend’e şahsen müsaade edilebilir” cevabını verdi.

Townshend’in Teslimiyeti ve Osmanlı Zaferi

Townshend, teslim olmadan önce Halil Paşa’ya gönderdiği mektupta, ordusunu teslim etmeye hazır olduğunu ve açlık nedeniyle bu kararı aldıklarını belirtti. Ayrıca, “Zatıalilerinin, ‘Sizin cesur askerleriniz bizim samimi ve kıymettar misafirlerimiz olacaktır’ sözleriniz üzerine, kahraman askerlerimi size teslim etmeye hazırım” ifadesini kullandı. Townshend, teslim olduktan sonra İstanbul’a, oradan da Londra’ya geçeceğini ve bu zaferden dolayı Halil Paşa’yı kutladığını duyurdu.

Türk Kuvvetlerinin Kut’ta Aldığı Önlemler

İngiliz kuvvetleri, Kut’taki muhafızları almak üzere yaklaştıklarında, hem kale hem de şehir üzerine beyaz bayraklar çekildi. Belgeler ve telsiz iletişimi de imha edildi. Townshend, son mesajında, “Kut’tan bütün gemilere ve istasyonlara, elveda ve hepinize iyi şanslar” diyerek teslimi ve vedayı ilan etti.

Hükümet Konağı’na Osmanlı Bayrağı ve Kut’teki Zaferin Tarihî Boyutu

6. Ordu Komutanı Halil Paşa, 16 Nisan’da Enver Paşa’ya gönderdiği mesajda, “Mahsur Tümgeneral Townshend ve ordusunu harp esiri olarak teslim almaya başladıktan sonra, yüce muvaffakiyetinizi tebrik ederim” ifadelerini kullandı. Ayrıca, Başkomutanlık vekaletine yapılan diğer bir bildiride de, teslim alınan İngiliz askerlerinin sayısı ve detaylar verildi. Bu büyük zaferin ardından, 3. Alay Komutanı Binbaşı Nazmi, Kut’taki hükümet konağına Osmanlı bayrağı, Townshend’in karargahına ise alayın sancağını dikti.

Osmanlı genelkurmayına iletilen başka bir mesajda, “Takriben 5 aydan beri kuşatılan Kut’ül Amare’de mahsur kalan İngiliz ordusu sonunda Ordu’ya teslim olmaya mecbur oldu” denildi. Bu zafer, Osmanlı’nın direncini ve inancını tüm dünyaya gösterdi; savaşın seyrini değiştiren eşsiz bir başarıdır.

Türk Askerinin Direnişi ve Büyük Zaferin Sonuçları

Halil Paşa, Kut’ta şehit olan askerlerin ve siper alanların kahramanlıklarına atfen, “Arslanlar, bütün Osmanlılara şeref ve şan, İngilizlere ise kara meydan olan şu kızgın toprağın güneşli semasında şehitlerimizin ruhları sevinçle gülerek uçarken, ben de hepinizin pak alnlarından öperek cümlenizi tebrik ediyorum” diyerek moral ve motivasyon verdi. Ayrıca, ordusunun gerek Kut’ta gerekse Kut’u kurtarmaya gelen kuvvetler karşısında büyük kayıplar verdiğini, buna karşılık teslim alınan İngiliz ve müttefik kuvvetlerinin de hatrı sayılır zayiatlar verdiğini vurguladı.

İngilizler, yaşadıkları mağlubiyetten sonra büyük dersler çıkararak, Osmanlı direnişini kırmak için yeni stratejiler geliştirdi. Ancak, Türk askerinin sebat ve kararlılığı, savaşın seyrini değiştiren en büyük faktör olmuştur. Bu büyük zafer, sadece bir askeri başarı değil, aynı zamanda Türk milletinin azim ve iradesinin simgesi olmuştur.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.