Yozgat’ta Kadınların Geleneksel Dokuma Sanatına Katkısı ve Kültürel Yaşatmaya Devam

Yozgat Halk Eğitim Merkezi’nde Düzenlenen Dokuma Kursu

Yozgat Halk Eğitim Merkezi tarafından düzenlenen ve kadınların el becerelerini geliştirmelerine imkan sağlayan dokuma kursu, bölgedeki kadınların hem ekonomik hem de kültürel yaşamlarına önemli katkılar sunuyor. Kurs kapsamında kadınlar, geleneksel dastar ve kilim dokuma sanatını yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla çalışmalarını sürdürüyor.

Geleneksel Motifler ve Modern Dokunuşlar

Yozgat’ın özgün motifleri ve motiflerin modernize edilmesiyle ortaya çıkan ürünler, kursiyerlerin büyük beğenisini kazanıyor. Usta öğretici Aynur Caner öncülüğünde gerçekleşen kursta, motifleri aslına sadık kalarak, modernize ederek yeniden canlandırma çalışmaları yapılıyor. Caner, bu sanata olan ilgisinin başlangıcını ve gelişimini şu sözlerle anlatıyor: “Ben bu işe Yozgat Bozok Üniversitesi Halıcılık Bölümü’nde eğitim alarak başladım. El sanatlarına ilgim çocuk yaşlardan beri vardı ve zamanla bu alanda kendimi geliştirmek için Kastamonu’da stajlar yaptım. 15 yıldır da dokuma sanatını sürdürüyorum.”

Kadınların Sosyal ve Ekonomik Çıkarımları

Kursta, kadınlar sadece el becerilerini geliştirmekle kalmıyor, aynı zamanda sosyalleşerek yeni arkadaşlıklar kuruyorlar. Dokudukları kilimlerin yanı sıra, dastar, salon takımı, seccade, yolluk, çanta ve elbise gibi çeşitli ürünler de dikiyorlar. Bu ürünler sayesinde, aile bütçelerine önemli katkılar sağlıyorlar. Ayrıca, kursiyerler, hazırladıkları el emeği göz nuru ürünleri satarak ekonomik kazanç elde ediyorlar.

Deprem Sonrası Yeni Bir Başlangıç ve Toplumsal Dayanışma

Depremler nedeniyle zor günler geçiren ve psikolojik açıdan sarsılan birçok kadın, Yozgat’a gelerek yeni bir başlangıç yapma fırsatı buldu. Bunlardan biri olan Güler Uzunkaya, yaşadığı süreci şöyle anlatıyor: “Depremler sonrası psikolojik olarak zor günler geçirirken, halk eğitim merkezinde açılan dokuma kursunu gördüm. Hocamızla durumu paylaştım ve bana yardımcı olacağını söyledi. Bu sayede kursa başlayıp, hem el becerilerimi geliştirdim hem de psikolojik açıdan rahatladım.”

Yozgat Bozok Üniversitesi’nden 2012 yılında emekli olduktan sonra, halk eğitim merkezinin çeşitli kurslarına katılarak yeni hobiler edinen Müşerref Soldamlı ise, bu faaliyetlerin stres atmak ve verimli vakit geçirmek için önemli olduğunu vurguluyor: “Burada geçirilen zaman bana iyi geliyor, el işiyle uğraşmak ruhuma iyi geliyor.”

Kültürel Mirasın Geleceğe Aktarılması

Yozgatlı kadınlar, geleneksel motifleri ve el sanatlarını koruma ve yaşatma adına verdikleri bu emeğin, bölgenin kültürel mirasının devamını sağladığını belirtiyorlar. Kurs sayesinde ortaya çıkan ürünler, hem yerel pazarlarda satılıyor hem de kültürel etkinliklerde sergilenerek, bölgenin zengin el sanatları geleneğinin yaşatılmasına katkı sunuyor.

Bu anlamlı çalışmalar, bölgedeki kadınların yaşam kalitesini artırırken, aynı zamanda geleneksel el sanatlarının gelecek nesillere aktarılmasında önemli bir rol oynuyor.