DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

İstanbul’un Kentsel Dönüşüm ve Güçlendirme Çalışmalarıyla Geleceği Güvence Altına Alınıyor

İstanbul’un kentsel dönüşüm ve güçlendirme projeleriyle geleceği güvence altına alınıyor. Modern ve dirençli şehir yapısı için çalışmalar devam ediyor.

25.04.2025
A+
A-

İstanbul’da Deprem ve Riskli Yapı Stoku: Güncel Durum ve Çözüm Yaklaşımları

İstanbul’un Silivri ilçesinden gelen 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından, şehrin kıymetli konut stokunun ne kadar risk altında olduğu yeniden gündeme taşındı. Son iki yıl içinde yaşanan Kahramanmaraş depremlerinin ardından, riskli yapıların güçlendirilmesi ve yenilenmesi konusunda önemli adımlar atılmış olsa da, halen yaklaşık 6 milyon civarında riskli konutun varlığı, bu kritik konunun ne kadar ciddi olduğunu gösteriyor.

Ülke genelinde 3,5 milyondan fazla konutun dönüştürülüp güçlendirildiği bilgisiyle birlikte, İstanbul özelinde ise yaklaşık 1,5 milyon riskli konutun bulunduğu ve acil müdahale gerektirdiği uzmanlarca vurgulanıyor. Vatandaşların, bu yapıların dönüşümüne ve güçlendirilmesine ilişkin farkındalık seviyesinin artırılması büyük önem taşıyor. Özellikle İstanbul’da, yıkılması gereken yaklaşık 600 bin binanın mevcut olduğu belirtiliyor.

Uzmanlardan Güçlendirme ve Dönüşüm İçin Kritik Tavsiyeler

Şehircilik ve Kentsel Dönüşüm Derneği Başkanı Hüseyin Kılınçarslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, olası bir 7-7,5 şiddetindeki depremin İstanbul’da yaklaşık 500 bin binanın hasar görmesine neden olacağını öngördüklerini belirtti. Bu kapsamda, 48 bin binanın ağır, 146 bin binanın ise orta derecede hasar görebileceğine dikkat çekti. Kılınçarslan, söz konusu risklerin, kente yönelik planlamalar ve önlemler açısından büyük bir uyarı olduğunu vurguladı.

“Kentsel dönüşüm ve güçlendirme, artık sadece yapıların yenilenmesi değil, aynı zamanda yaşam kalitesinin artırılması, sürdürülebilirliğin sağlanması ve afetlere dayanıklı şehirler inşa edilmesi açısından hayati bir gerekliliktir.”

İstanbul’un Geleceğini Şekillendirecek Stratejiler

Kılınçarslan, 1999 Marmara depreminden sonra gündeme gelen konut stokunun iyileştirilmesi hedeflerinin tam anlamıyla gerçekleştirilemediğine dikkat çekerek, mevcut yapıların güçlendirilmesi ve yeni, depreme dayanıklı yapıların inşası gerektiğini vurguladı. Ayrıca, sanayinin kentsel alanlardan uzaklaştırılmasının, kentsel dönüşüm ve sürdürülebilirlik açısından büyük önem arz ettiğini belirtti.

Sanayinin kent dışına taşınmasının, çevresel etkileri azaltmak ve yaşam alanlarını genişletmek açısından stratejik bir adım olduğunu dile getiren Kılınçarslan, bu sayede ekonomik aktivitelerin bölgesel dengeyle dağılımını sağlayarak, şehri daha dirençli hale getireceklerini ifade etti. “Kentsel dönüşüm ve güçlendirme çalışmalarında kamu, özel sektör ve sivil toplumun uyum içinde hareket etmesi, şehrimizin güvenliği ve sürdürülebilirliği açısından kritik bir önem taşımaktadır.”

Vatandaşların Bilinçlendirilmesi ve İşbirliğinin Önemi

Gayrimenkul ve İnşaat Platformu Başkanı Mustafa Ekiz, bu süreçte en önemli adımların vatandaşların bilinçlendirilmesi ve teşvik edilmesi olduğunu belirtti. Ekiz, “Kentsel dönüşüm ve yapı güçlendirmenin önemini, olası riskleri ve uzun vadeli faydalarını anlatmak, vatandaşların sürece aktif katılımını sağlayacaktır.” biçiminde görüşlerini paylaştı.

Ekiz, bürokratik süreçlerin hızlandırılması ve kolaylaştırılması gerektiğine dikkat çekerek, mevzuatın sadeleştirilmesi, onay süreçlerinin kısaltılması ve merkezî koordinasyonun güçlendirilmesiyle projelerin hızlanacağını ifade etti. Ayrıca, vatandaşlara yönelik mali destek ve teşvik mekanizmalarının çeşitlendirilmesi, düşük faizli krediler, kira yardımları ve vergi muafiyetleri gibi uygulamaların artırılması gerektiğine vurgu yaptı.

Riskli Bölgelerin Öncelikli Dönüşüm Planları

Mustafa Ekiz, özellikle İstanbul’un deprem risk haritasını dikkate alarak, en riskli bölgelerdeki dönüşüm çalışmalarının öncelikli olması gerektiğini ifade etti. Bu bölgelerde yaşayan vatandaşlarla iletişimin güçlendirilmesi ve özel destek mekanizmalarının geliştirilmesi büyük önem taşıyor. Ekiz, “Vatandaşların aktif katılımı sağlanmalı ve süreç hakkında sürekli bilgilendirilmelidir. Ayrıca, kamu ve özel sektör yatırımlarını teşvik ederek, uluslararası finansman kaynaklarına erişim kolaylaştırılmalıdır.” dedi.

Vatandaşların dönüşüm ve güçlendirme konusunda artık daha bilinçli ve aktif olmaları gerektiğini vurgulayan Ekiz, “Riskli yapılarda oturanlar, dönüşüm için geç kalmadan harekete geçmelidir.” şeklinde çağrıda bulundu.

Güçlendirme: Hız ve Ekonomik Avantajlar

Bina güçlendirme uzmanı Sinan Türkkan, ülke genelinde yaklaşık 6 milyon civarında riskli konut bulunduğunu ve bunların 5 milyonunun güçlendirilerek kurtarılabileceğini belirtti. İstanbul’daki yüksek riskli 600 bin konutun ise acil olarak güçlendirilmesi gerektiğine değindi.

“Güçlendirme, yıkım ve yeniden inşa süreçlerine göre hem daha kısa süreli hem de daha ekonomik çözümler sunar.”

Türkkan, riskli konutlarda oturan vatandaşlara, binalarını bir an önce güçlendirmeleri veya dönüştürmeleri çağrısında bulunarak, “Doğru zemin, uygun malzeme ve sistemle yapılan güçlendirme, binaların depreme karşı dayanıklılığını önemli ölçüde artırır ve yıkılma riskini ortadan kaldırır.” dedi.

Gerçeklerle Yüzleşmenin Önemi ve Güçlendirme Süreci

Türkkan, güçlendirme ve yeniden yapılandırma çalışmalarında zaman ve maliyet tasarrufu sağlamak için, güçlendirme süreçlerinin bürokratik engellerden arındırılması gerektiğine işaret etti. “Karar verme aşamalarındaki sayısal kısıtlamaların azaltılması, özellikle az katlı binalarda süreci hızlandıracaktır.”

Güçlendirme çalışmalarının, doğru projelendirme ve uygulama ile deprem sırasında bina performansını artıracağını belirten Türkkan, “Örneğin, 2008’de güçlendirilen bir binanın Hatay’daki depremi başarıyla atlatması, güçlendirmenin ne kadar etkili olduğunu gösteriyor.”

Son olarak, güçlendirme çalışmalarını teşvik edecek ekonomik ve yasal düzenlemelerin yapılması gerektiğine vurgu yapan Türkkan, KDV oranlarının düşürülmesi ve belediyelerde uzman ekiplerin görevlendirilmesiyle sürecin hızlandırılabileceğine inandığını söyledi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.