Marmara Denizi Silivri Açıklarındaki Şiddetli Deprem ve Uzmanların Değerlendirmeleri

Dün Saat 12.49’da Marmara Denizi Silivri açıklarında meydana gelen büyük deprem, yaklaşık 13 saniye boyunca şiddetli bir şekilde hissedildi. Bu sarsıntı, İstanbul, Kocaeli, Tekirdağ, Bursa ve çevre illerde yoğun şekilde fark edildi ve halk arasında büyük bir korku ve panik yarattı. Depremin hemen ardından, kısa zaman aralıklarıyla çok sayıda artçı sarsıntı kayıtlara geçti. Uzmanlar ve jeoloji mühendisleri, bu olayın bölgedeki fay hatlarının aktif olduğunu ve bölgesel risklerin devam ettiğini belirtiyor.

Deprem konusunda sık sık açıklamalarda bulunan ve uluslararası alanda tanınan Japon deprem uzmanı Yoshinori Moriwaki, Habertürk muhabirine yaptığı özel açıklamada, “İstanbul’da dün yaşanan, kısa süren ve büyüklüğü 6.2 olarak ölçülen deprem, Silivri açıklarında ve Orta Marmara Çukuru bölgesinde gerçekleşti” ifadelerine yer verdi. Ayrıca, Marmara bölgesinde önümüzdeki 30 yıl içinde büyük bir depremin olma olasılığının yüzde 60 civarında olduğunu belirtti.

Moriwaki, açıklamalarında şu görüşleri dile getirdi: “Marmara Denizi’nde iki ana kol bulunuyor. Bunlar kuzey ve güney kolları. Güney kolu Düzce bölgesinden başlar ve Bursa, Balıkesir ile Çanakkale’ye kadar uzanır. Bu bölgelerde yaklaşık 100 yılda bir büyük depremler meydana gelirken, şu anda yaklaşık 200 yıllık bir zaman diliminden geçiyoruz ve bu da riskleri artırıyor.”

Depremin ardından zemin yapısına da değinen Moriwaki, Silivri bölgesinde hissedilen sarsıntının, Avcılar ve Büyükçekmece gibi ilçelerde de yoğun şekilde hissedildiğini vurguladı. “İstanbul’un Anadolu Yakası’nda, özellikle denize yakın ve yumuşak zemine sahip bölgelerde riskler çok daha yüksek. Binaların zemin yapısı, deprem sonrası ortaya çıkabilecek hasarların büyüklüğünü belirleyen en önemli faktörlerden biri” dedi.

Marmara’da Tsunami Riski ve Olası Tehditler

Depremin ardından uzmanlar tarafından yapılan değerlendirmelerde, Marmara Denizi’nde tsunami olasılığına da dikkat çekildi. Moriwaki, “Marmara’da büyük bir deprem sonrasında tsunami riski söz konusu olabilir. Bu nedenle kıyı şeridinde yaşayanların ve yapıların bu olasılığa karşı hazırlıklı olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Uzman, özellikle binaların inşasında zeminin sağlamlığı ve yapıların güçlendirilmesinin hayati öneme sahip olduğunu belirtti. Yeşilköy, Avcılar ve Büyükçekmece gibi bölgelerde zemin kaynaklı risklerin özellikle dikkat edilmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Deprem Güvenliği ve Alınacak Önlemler

Moriwaki, “Türkiye ve Japonya gibi deprem riski yüksek ülkelerde, hazırlıklı olmak ve yapı stokunu güçlendirmek hayati önem taşıyor” diyerek, vatandaşlara ve devlet kurumlarına çağrıda bulundu. Yapıların güçlendirilmesiyle, olası hasarların yüzde 70 oranında azaltılabileceğine dikkat çekti.

Deprem sırasında nasıl davranılması gerektiğine dair temel prensipleri de sıralayan uzman, “Deprem anında mutlaka yaşam üçgeni içinde kalmalı, asansör ve merdivenlerden uzak durmalı, güvenli alanlara yönelmeli” dedi. Ayrıca, Hayatta kalma şansı artırmak için şu önerileri sundu:

• Yanınızda mutlaka su ve küçük atıştırmalıklar bulundurun
• Bir düdük taşıyın, kurtarma ekipleri tarafından fark edilmeniz kolaylaşır
• Deprem öncesinde ve sırasında, güvenli alanlara yönelerek paniği önleyin

Son olarak, Moriwaki, “İnsanlar, 72 saat susuz yaşayabilir. Bu nedenle yanınızda su ve besin bulundurmak, kurtarma ekipleriyle iletişim kurmak için önemli” ifadeleriyle, hazırlıklı olmanın hayat kurtardığını vurguladı.

Kaynak: Habertürk