57. Alay Vefa Yürüyüşü ve Çanakkale Ruhu Yeniden Canlanıyor
57. Alay Vefa Yürüyüşü ve Çanakkale Ruhu yeniden canlanıyor. Türk milletinin bağı, birlik ve direniş ruhu bu anlamlı etkinlikte bir araya geliyor.
Çanakkale Tarihi Gelibolu Yarımadası Kocadere Köyü Kamp Alanı’nda gerçekleşen anlamlı etkinlikler
Gelibolu Yarımadası’nın Kocadere Köyü Kamp Alanı, her yıl olduğu gibi bu yıl da Çanakkale ruhunu yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla düzenlenen 57. Alay Vefa Yürüyüşü’ne ev sahipliği yapıyor. Sabahın erken saatlerinde başlayan etkinlikler, şehitlere saygı duruşu ve saygı atışlarıyla başladı. Ardından, geleneksel çorba ikramı ve İl Müftüsü Mustafa Bilgiç’in sabah namazı ile devam etti.
Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Safa Koçoğlu, etkinlik öncesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, ülkenin dört bir yanından katılımın yüksek olduğunu ve Çanakkale ruhunun gençlerde canlı tutulduğunu belirtti. Koçoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “ECDADIMIZIN İZİNDE YÜRÜYORUZ”
Gençler ve Subay-Öğrencilerin Katılımıyla Anlamlı Bir Gün
Kocadere Köyü Kamp Alanı’ndan başlayıp yaklaşık 5 kilometrelik yürüyüşle Conkbayırı’nda sona eren etkinliğe, Çanakkale Valisi Ömer Toraman, 2. Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu, Gelibolu Belediye Başkanı Ali Kamil Soyuak ve diğer resmi temsilciler katıldı. Ayrıca, çeşitli okullardan ve kurumlarından subay, astsubay ve gençler de yürüyüşe iştirak etti.
Özellikle, 57. Alay’ın ilk komutanı Şehit Yarbay Hüseyin Avni Bey’in torunu Hüseyin Avni Tanman da etkinliğe katıldı. Tanman, eşi Blanca, kız kardeşi Gülru ve çocuklarıyla birlikte, bu anlamlı yürüyüşte bulunmaktan büyük bir gurur duyduğunu dile getirdi. Tanman, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Buraya ilk defa katılıyorum. Özellikle son yıllarda şehit dedemin hayatı üzerine yoğun çalışmalar yaptım ve kitaplar yazdım. Bu yürüyüşte bulunmak, ecdadımızın izinde olmak büyük bir onur. Burayı yaşamadan anlamak mümkün değil. Allah şehitlerimizin ruhunu şad eylesin.”
İzciler ve Tarih Şuurunu Pekiştiren Anlar
Türkiye İzcilik Federasyonu tarafından organize edilen Milli Bilinç Kampı kapsamında yaklaşık 2.750 izci, 57. Alay’ın 110 yıl önce yürüdüğü tarihi yoldan geçerek, atalarının izinde yürüyüş yaptı. İzci grubu, saçlarına kına yakıp asker çorbası içerek geleneksel törenleri yerine getirdi ve hazırlandı. Sabah ezanıyla uyanan izciler, asker selamı durduktan sonra Conkbayırı’na ulaşarak yürüyüşlerini tamamladı.
Rota boyunca, savaşın yaşandığı cepheler ve tarihi noktalar ziyaret edilerek, gençlerin tarih bilincinin pekiştirilmesi sağlandı. Bu etkinlik, gençlerin milli değerlerine olan bağlılıklarını güçlendirmeyi amaçlıyor.
“Gençler Dedelerinin İzinden Yürüyorlar”
Türkiye İzcilik Federasyonu Başkanı Hasan Dinçer Subaşı, kampın 22. kez düzenlendiğini ve bu yılki katılımın çok yüksek olduğunu belirtti. Subaşı, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Yine bir 25 Nisan sabahında, gençlerimiz dedelerinin kurduğu çadırlardan, şehitlik yolundan yürüyorlar. Bu, sadece bir yürüyüş değil, aynı zamanda bir tarih bilincinin ve milli duyguların güçlenmesidir. Yerin altında şehitlerimizi, üstünde ise yiğitlerimizi anıyoruz.”
Geleceğin Çanakkale Uzmanları
Gençlerin bu tür etkinliklere katılımıyla, onların tarih bilincinin ve vatan sevgisinin pekiştiğini vurgulayan Subaşı, şunları ekledi: “Evlerine döndüklerinde artık kendilerini ‘Çanakkale uzmanı’ olarak görecekler. Çünkü bu faaliyetler, onların tarih ve milli değerler üzerinde derinlemesine bilgi sahibi olmalarını sağlıyor. İzcilik, bir iz bırakma sanatıdır. Dedelerimizin izinden giden gençler, bu topraklara yeni izler bırakacaktır.”
Denizli’den katılan Betül Soysal ve Tuğba Bozan, ilk defa böyle anlamlı bir etkinliğe katılmanın mutluluğunu yaşadıklarını belirttiler. Her ikisi de, yüksek manevi duygular hissederek yürüyüşe başladıklarını ve bu deneyimin kendilerinde büyük bir iz bıraktığını ifade ettiler.
Sonuç ve Anlamlı Etkinlikler
Bu etkinlikler, sadece bir yürüyüş değil, aynı zamanda gençlerin milli değerlerine ve tarih bilincine sahip çıkma yolunda önemli bir adım olarak görülüyor. Katılımcılar, hem şehitlerin ruhlarını yâd ediyor hem de gelecek nesillere bu değerleri aktarma sorumluluğunu hissediyorlar.