26 Yıl Sonra Vatanına Dönüş ve Hayat Hikayesi

İki Ülke Arasında Bir Hayat: Ercan Baştürk’ün Hikayesi

İlk olarak Ordu’nun Fatsa ilçesinde doğan ve büyüyen Ercan Baştürk, 1999 yılında yaşanan büyük Marmara Depremi sonrası ailesiyle birlikte Almanya’ya göç etti. Almanya’nın Berlin şehrine yerleşen Baştürk, orada yeni bir hayat kurmaya başladı ve vatan hasretini hiç unutmadı.

Berlin’de yaklaşık 16 yıl boyunca taksicilik yapan Baştürk, şehirdeki yaşamını sürdürürken aynı zamanda deniz tutkusunu da hiç kaybetmedi. Sadece kara yollarında değil, denizcilik sektöründe de kendini geliştirmeye karar verdi ve Hamburg’da bir Alman gemisinde usta gemici olarak çalıştı. Bu deneyim ona farklı limanlarda yeni ufuklar açtı ve denizlere olan aşkını pekiştirdi.

26 Yıl Sonra Ülkesine Dönüş

Gurbette geçen yıllar boyunca Avrupa’nın çeşitli limanlarına uğrayan Baştürk, en çok kalbini daima doğup büyüdüğü Yalıköy Mahallesi’ne ve memleketine bağlı tuttu. Sonunda, 26 yılın ardından, memleketine dönmeye karar verdi. Bu dönüş onun için sadece fiziki değil, aynı zamanda ruhsal bir yeniden doğuştu.

Memleket Özlemi ve Duygular

Yıllar sonra köyüne büyük bir sevgi ve huzurla dönen Baştürk, şunları söyledi: “1999 yılında uzaklaştım, başlangıçta kısa süreli bir ayrılık sanmıştım ama tam 26 yıl boyunca uzak kaldım. Orada yaşadım, çalıştım, emek verdim ama içimde hep bu topraklar vardı. Memleket gibisi gerçekten yok, burada olmak en büyük mutluluğum.”

Yeni Bir Hayata Başlangıç: Dolmuşçuluk

Şimdi ise Yalıköy Mahallesi’nde kendi hattını işleten bir dolmuş şoförü olarak hayatını sürdüren Baştürk, eski sokaklarda yürüyüp deniz havasını içimize çekerken, çocukluk yıllarını hatırlıyor ve o güzel anılara yeniden dokunuyor. Hayatının büyük bir bölümünü yurtdışında geçirmiş olmasına rağmen, şimdi doğduğu topraklara dönmenin mutluluğunu yaşıyor.

Yaşadığı deneyimlerin onu olgunlaştırdığını ve gurbetin zorluklarını en iyi şekilde bildiğini belirten Baştürk, sözlerini şöyle tamamladı: “Gurbet gerçekten zor, insanın içini sessizce tüketiyor. Ama artık buradayım, toprağıma döndüm ve burada mutluyum.”

Bu güzel yaşam hikayesi, insanın vatan sevgisinin ve memleket özleminin ne kadar güçlü olabileceğinin en güzel örneklerinden biri olarak gösteriliyor.