Altın Piyasasında Fed Kararı Sonrası Yeni Perspektifler ve Düşüş Eğilimi
Fed kararının ardından altın piyasasında yeni perspektifler: düşüş eğilimi, yatırım stratejileri ve kısa vadeli etkiler üzerine odaklanan analiz.
ABD’nin enflasyon verileriyle birlikte Federal Rezerv’in bu hafta göstereceği politika kararına odaklanan piyasalar, altında yataydan düşüş yönlü bir hareketin eşiğinde. Analistler, getiri oranlarındaki son yükselişin altının cazibesini sınırlayabileceğini belirtiyor ve piyasaların Fed kararını dikkatle izleyeceğini vurguluyor.
CMC Markets UK’nin Baş Piyasa Analisti Michael Hewson’a göre, ABD hazine getirilerindeki yükseliş sadece para politikasına dair bir mesaj vermekte kalmıyor; altının genel çekiciliğini de zayıflatıyor ve bu durum, Merkez Bankası’nın beklenen faiz artışını öncesinde önemli bir baskı yaratıyor. Ukrayna ve Rusya arasındaki çatışmanın küresel büyümeyi olumsuz yönlendirmesi, politika yapıcıların enflasyonla mücadele ederken büyümeyi desteklemeye çalıştıkları dengeyi daha da zorlaştırıyor.
Geçmiş günlerde güvenli liman talebinin yükseldiği altın için 1.900 doların altı potansiyel bir destek seviyesi olarak öne çıkarken, yatırımcılar Fed kararını beklerken satış baskısının da artabileceğini düşünüyor. Salı günkü işlem hacimlerinde görülen düşüşün, Şubat ayında görülen %0.8’lik satışın ardından geldiğini hatırlatmakta fayda var.
Fed’in 25 baz puanlık faiz artışı olasılığı, piyasalarda büyük bir tetikleyici olarak gündemde. SPI Asset Management’ın yönetici ortağı Stephen Innes, faiz artışlarının enflasyonun etkisini azaltmayı amaçlayan bir adım olduğunu ve bu durumun altının risk-ödül profilini bir miktar baskıladığını ifade ediyor.
Swissquote Bank’ta kıdemli analist olan İpek Özkardeşkaya ise, olası oran artışlarının ABD Hazine tahvillerinde satışları tetikleyebileceğini ve getirileri daha da yükseltebileceğini belirterek, devlet borcuna karşılık verilen düşük verimli altına olan yatırım maliyetinin artabileceğini vurguluyor. Ayrıca Ukrayna savaşında diplomatik çözüm üretilememesi durumunda, yükselen ABD getirilerinin etkisini altının üzerinde kırılmasına yol açabileceği, bu da altında 1.900 dolar civarındaki düşüşleri tetikleyebileceğini öne sürüyor.