Gül Ailesinin Organ Bağışıyla Umut Veren Başarı Hikayesi
Gül ailesinin organ bağışıyla umut veren zaferini anlatan dokunaklı ve ilham verici bir başarı hikayesi.
Ayşe Gül’ün hayatını kaybetmesinden sonra bağışlanan organları, İstanbul ve Ankara’daki hastalar için yeni umutlar doğurdu. Düzce Atatürk Devlet Hastanesi yoğun bakımında beyin ölümü gerçekleşen 62 yaşındaki Gül’ün böbrekleri İstanbul’da iki kişiye, karaciğeri ise Ankara’da bir alıcıya başarıyla nakledildi.
Başhekim Yardımcısı Milas Mafizer, organ bağışının ülke çapında ne denli kritik olduğuna dikkat çekti ve süreçlerin daha çok toplumsal duyarlılıkla desteklenmesi gerektiğini belirtti. Mafizer, beyin ölümüyle sonuçlanan durumların hayatı kurtarma potansiyeline sahip olduğunun altını çizdi ve bu bağışların ülkenin geleceğine umut kattığını ifade etti.
Gül’ün bağış süreci titizlikle yürütüldü. Yoğun bakım ekibi, yakınların gönüllü onayını alırken adli merciler ve Bilkent Şehir Hastanesi’nden gelen uzmanlar eşliğinde süreci hızla tamamladı. Hastanedeki açıklamalarda, kadavradan nakillerin oranının istenilen seviyede olmadığını ve daha çok canlı bağışlara bağımlı kalındığını vurgulandı.
Bal: “Ülkemizde organ nakli bekleyen yaklaşık 35 bin hasta var; bu sayı her gün artıyor.” Bu açıklama, organ bekleyenlerin sayısının giderek yükseldiğini ve her türlü bağışın hayati önem taşıdığını gösterdi.
Bal ayrıca, karaciğerinin Ankara’da, böbreklerinin ise İstanbul’da iki ayrı hastaya ulaştırıldığını belirtti. Organ bağışı kararı alan ailelerin bu kararlarıyla hayatların kurtulduğunu dile getirdi.
Ablamın organları başka bir insanda yaşadığı için çok seviniyorum diyen Hüsnü Başoğlu ise annesinin uzun süren bir organ nakli süreci geçirdiğini, artık başka hastalara fayda sağlanacağını düşünerek bağışa izin verdiklerini söyledi. Ailesinin bu kararı üzerine organların başkalarının hayatına dokunması kendilerini mutlu ediyor ve organ bağışının daha yaygınlaşması gerektiğini sözlerine ekledi.