Hava kirliliği beyin kanamasına neden olabilir

Bilim insanları, hava kirliliğinin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerine dair yeni ve detaylı bir araştırma yayımladı. Bu çalışma, özellikle şehirlerde artan hava kirliliğinin, ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını ortaya koyuyor. Uzmanlar, hava kalitesini artırmaya yönelik alınacak önlemlerin, toplum sağlığını koruma adına büyük önem taşıdığını vurguluyor.

University of Utah’tan beyin cerrahı Dr. Robert Rennert liderliğinde gerçekleştirilen bu araştırmada, Wasatch Front bölgesinde son beş yılda beyin anevrizması nedeniyle hastaneye yatırılan 70 hastanın verileri detaylı şekilde incelendi. Çalışmanın temel amacı, hava kirliliği ile beyin sağlığı arasındaki ilişkiyi anlamaktı ve elde edilen sonuçlar, bu konuda önemli bilgiler sundu.

BEYİN KANAMASI VAKALARINDA ARTIŞ GÖRÜLDÜ

Araştırmacılar, hava kirliliğinin yüksek seviyelere ulaştığı dönemlerde, yaklaşık üç ila altı ay sonra, beyin kanaması vakalarında anlamlı bir artış tespit etti. Bu bulgu, hava kirliliği seviyeleri ile beyin sağlığı arasındaki zamanlamalı ilişkiyi ortaya koyuyor. En fazla etkili olan kirleticiler arasında ozon, azot dioksit, kükürt dioksit, karbon monoksit ve özellikle 2.5 mikrometreden küçük partiküller (PM2.5) yer aldı. Bu partiküllerin özellikle akciğerler ve damarlar üzerinde olumsuz etkiler yarattığı biliniyor.

PM2.5 ve Beyin Sağlığı

PM2.5 gibi hava kirleticilerin vücutta iltihaplanmaya neden olduğu, hücresel hasarı tetiklediği ve DNA onarımını engellediği bilinmektedir. Rennert ve ekibi, bu kirleticilerin zamanla beyin damarlarının duvarlarını zayıflatabileceği ve sonuç olarak kanamaya yol açabileceği görüşünde. Çalışma, bu ilişkilerin doğrudan nedensellik değil, güçlü bir korelasyon olduğunu vurguluyor. Dolayısıyla, daha kapsamlı ve uzun vadeli araştırmalara ihtiyaç duyuluyor.

HAVA KİRLİLİĞİ VE KÜRESEL BİR TEHDİT

Dünya genelinde hava kirliliğine bağlı ölümler yılda yaklaşık 8 milyona yaklaşıyor, bu da ciddi bir küresel sağlık sorunu olduğunu gösteriyor. Araştırmada, hava kirliliğinin sadece beyin kanamalarıyla sınırlı kalmayıp, aşırı sıcakların ölüm oranlarını artırması ve COVID-19 gibi salgın hastalıkların etkisini şiddetlendirmesi gibi pek çok riskle de bağlantılı olduğu belirtildi.

Çalışmanın başında bulunan Rennert, bu konudaki endişeleri dile getirerek, “Umarız bu araştırma, halk sağlığı açısından hava kirliliği tehdidini daha görünür kılar ve önleme yönelik adımlar atılmasını teşvik eder.” diyerek, toplu taşıma kullanımının teşvik edilmesi, günlük hava kirliliği seviyelerinin sıkı denetlenmesi ve çevresel araştırmalara daha fazla mali kaynak ayrılması gerektiğine dikkat çekti.

Bu önemli çalışma, npj Clean Air dergisinde yayımlandı ve geniş yankı uyandırdı.