İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Sürdürülen Yolsuzluk Soruşturması ve İlgili İddialar
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın sürdürülen yolsuzluk soruşturması ve ilgili iddialar hakkında detaylı bilgi alın. Güncel gelişmeleri takip edin.
Soruşturmanın Kapsamı ve Temel Suçlamalar
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ve tutuklanarak İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı olan Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu zanlılara ilişkin detaylı yolsuzluk soruşturması devam etmektedir. Bu soruşturmada, ‘suç örgütü yöneticiliği’, ‘suç örgütüne üye olma’, ‘irtikap’, ‘rüşvet’, ‘nitelikli dolandırıcılık’, ‘kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi’ ve ‘ihaleye fesat karıştırma’ gibi çeşitli suçlamalar yer almaktadır. Soruşturma kapsamında ifadesine başvurulan şüphelilerden biri olan İBB Harita Mühendisi Yakup Öner, etkin pişmanlık hükümleri çerçevesinde verdiği ifadede aylık gelirinin toplamda 275 bin lira olduğunu belirtmiştir.
İşte Yakup Öner’in Anlattıkları ve İmamoğlu ile İlgili İddialar
Öner, 2012 yılında Beylikdüzü Belediyesi’nde sözleşmeli mühendis olarak göreve başladığını, 2014 seçimleri sonrası belediyeyi CHP’nin kazanmasıyla birlikte kendi isteğiyle ayrılma kararı aldığını ve bu dönemde Ekrem İmamoğlu’nu tanımadığını ifade etti. Ancak, İmamoğlu’nun göreve geldikten sonra kendisine ulaşarak yalnızca danışmanlık hizmeti alabileceği teklifinde bulunduğunu ve kendisinin bu teklifi kabul ederek uzmanlık alanında belediyede çalışmalarını sürdürdüğünü kaydetti. “Maaşıma ek olarak, 2024 yılına kadar, yıllık 100 bin dolar tutarında gayri resmi ek bir maaş daha almaktayım” şeklinde ekledi.
Öner, 2014-2019 yılları arasında kurum içinde aktif rol almamasına rağmen, birçok Beylikdüzü çalışanını tanımadığını veya sadece “merhaba” diyebildiği kişileri tanıdığını belirtti. Bu kişiler arasında Murat Ongun ve Fatih Keleş gibi isimlerin de olduğunu vurguladı. Ayrıca, İmamoğlu ile yaklaşık 3-4 ayda bir görüşebildiklerini ve 2019’a kadar Beylikdüzü Belediyesi’nde çalışmaya devam ettiğini dile getirdi. 2019’dan sonra ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne geçtiğini söyledi.
Öner, İmamoğlu ile çalışmaya başladığı dönemden itibaren kendisine doğrudan menfaat sağlanmadığını iddia etti ve “2020 yılında, resmi maaşımın yanı sıra, ek olarak, kendisinden doğrudan aldığım 100 bin dolar tutarında gayri resmi bir ödeme daha bulunmaktadır”. Bu ödemelerin kaynağı hakkında herhangi bir bilgiye sahip olmadığını ve menfaat temin edilmediğini sözlerine ekledi.
Vaniköy’deki Villa ve Kreş Projesiyle İlgili İddialar
Yakup Öner, Vaniköy’deki bir villanın güçlendirme ruhsatı karşılığında, orada yapılacak olan kreş inşasıyla ilgili olarak yürütülen görüşmeleri detaylandırdı. 2023’te, Adnan Oktar’ın kullanımındaki bu villanın, Rus iş adamı tarafından satın alınması ve tadilat edilmesi için kurumdan talepte bulunulduğunu belirtti. Bu süreçte, Ekrem İmamoğlu’nun kendisinden bu görüşmeleri yönetmesini istediğini ve ilk başta reddettiğini ekledi. Ancak, yaklaşık 1-2 ay sonra Cüneyt Y. isimli bir kişi ile görüşmeler yaparak, Vaniköy’deki villa ve güçlendirme ruhsatı ile ilgili detayları konuştuklarını açıkladı.
Görüşmeler sırasında, yapının iskanlı olduğunu ve güçlendirme ruhsatı almak istediklerini, bu talebin mülk sahibi tarafından yürütüleceğini belirtti. Ayrıca, büyük bir kreş (yaklaşık maliyeti o dönem 700-800 bin dolar) inşa edilmesini önerdiklerini, ancak ruhsat sürecinin uzun zaman alması nedeniyle bu talebin reddedildiğini ve yerine basit onarım talebinde bulunulduğunu açıkladı. Bu talebi de, kendisine ilettiğinde, küçük bir kreşin (maliyeti yaklaşık 500-600 bin dolar) yaptırılmasının istenildiğini ve sonrasında basit onarım ruhsatı alındığını ifade etti.
Bu görüşmelerin ardından, kreş inşaatı veya nakit menfaat temin edilip edilmediği konusunda herhangi bir bilgisi olmadığını belirten Öner, ilgili süreçlerin kendi açısından sona erdiğini vurguladı. Ayrıca, 2023 seçimleri öncesinde Büyükçekmece Karaağaç Mahallesi’nde, yol yapımı gerekçesiyle milyonlarca metre küp izinsiz hafriyat dökümünün gerçekleştiğini öğrendiğini ve bu durumu Fatih Keleş’e bildirdiğini açıkladı. Keleş’e ulaşması üzerine, konunun Ekrem İmamoğlu’nun bilgisi dahilinde Hasan Akgün ile yürütüldüğünü ve sürecin kendisi tarafından takip edildiğini söylediklerini ekledi. Öner, bu usulsüz dökümün, seçim sürecinde kullanılmak üzere elde edilen gelirler üzerinden gerçekleştirildiğini düşündüğünü ifade etti.
İBB Meclisinde Yapılan Usulsüzlükler ve Kamu Zararları
Öner, 2019 sonrası dönemde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde muhalefetin güçlü konumda olması nedeniyle satım, kiralama ve tahsis işlemlerinde usulsüzlüklerin yapıldığını vurguladı. Boş arazilerin, gösterilen şahıslara, sözde işgaller yaptırılarak, bazılarına birkaç sandalye atmak suretiyle, diğerlerine ise büyük ölçekli imalatlar yaptırmak suretiyle, hukuka aykırı biçimde işgal ettirildiğini anlattı. Bu yöntemlerle, kıymetli kıyı şeridi arazilerinin rayiç kira bedellerinin çok altında, beşte veya onda biri oranında ecrimisil tahakkuk ettirildiğini ve bu süreçte ciddi maddi zararlar sağlandığını belirtti.
Şikayetler ve duyumlar üzerine, yapılan ecrimisil tespit işlemlerinin yaklaşık bin civarında dosya içerdiğini ve bunların detaylı bilirkişi incelemesiyle tam anlamıyla ortaya çıkacağını dile getirdi. Bu usulsüzlüklerin kasıtlı ve bilinçli yapıldığı kanaatinde olduğunu, olayların yürütülmesinde dönemin daire başkanı olan ve şüpheli olarak gösterilen Ali Ayçiçek tarafından gerçekleştirildiğini aktardı. Öner, kendisine bu usulsüzlükleri bildirdiğinde, İmamoğlu’nun “Sorunları çözeceğiz” sözleriyle yanıt verdiğini sözlerine ekledi.