Sınav Kaygısının Yönetimi ve Psikolojik Destek Yöntemleri
Sınav kaygısını yönetmenin yolları ve psikolojik destek yöntemleri hakkında kapsamlı bilgiler. Sınav stresinizi azaltın ve başarıya ulaşın.
Sınav Kaygısının Fark Edilmesi ve Kontrol Altına Alınması
Sağlık Bakanlığı, öğrencilerin sınav sırasında yaşadıkları kaygıların fark edilerek etkili biçimde yönetilmesinin büyük önem taşıdığını vurguladı. Bu süreçte derin nefes alma, gevşeme egzersizleri, içsel telkinler ve dikkat odağını sınav sorularına yöneltme gibi çeşitli tekniklerin, sınav kaygısını azaltmada ve kontrol altına almada oldukça faydalı olduğu belirtildi.
Bakanlıktan yapılan açıklamada,
"Sınav hazırlığı, öğrenciler için yoğun bir bilgi edinme sürecinin yanında önemli bir duygusal yük anlamına gelmektedir. Bu süreçte ortaya çıkan sınav kaygısı kontrol edilemediğinde; öğrencinin bilgi düzeyinden bağımsız olarak, akademik performansı olumsuz etkilenebilir. Kaygının bastırılması değil, fark edilerek kontrol altına alınması önemlidir. Derin nefes alma, gevşeme egzersizleri, içsel telkinler ve dikkat odağını soruya yöneltme gibi yöntemler, kaygının yönetilmesinde etkilidir. Ayrıca sınav sürecinde öğretmen ve ailelerin tutumu, öğrencinin psikolojik dayanıklılığı üzerinde belirleyici rol oynamaktadır. Destekleyici bir çevre, öğrencinin yalnızca başarıya değil, sağlıklı bir sınav sürecine de odaklanmasını sağlar"
şeklinde ifade edildi.
Performansı Etkileyen Kaygı ve Sınav Başarısı
Sınava yönelik endişelerin çoğu zaman sadece bilgi eksikliğinden değil, sınavın anlamı, beklentiler ve kişinin kendisiyle ilgili düşüncelerinden de kaynaklanabildiği belirtildi. “Kaygı, dikkat ve motivasyonu artırabileceği gibi, kontrol edilmediğinde fiziksel ve ruhsal problemlere de yol açabilir” denildi.
Fiziksel belirtiler olarak mide bulantısı, kalp çarpıntısı ve nefes darlığı gibi şikâyetlerin görülebileceği, dikkatin dağılması ve özgüvenin azalmasıyla öğrencilerin performanslarında düşüşler yaşanabileceği vurgulandı. Ayrıca, sınav sonucu üzerinde aşırı düşünmek, felaket senaryoları kurmak veya kendini yetersiz hissetmek gibi olumsuz düşünceler kaygıyı daha da artırabilir.
Unutulmaması gereken önemli nokta; sınav başarısında yalnızca akademik bilginin yeterli olmadığı, öğrencinin zihinsel ve duygusal açıdan da dengede kalmasının gerekliliğidir. Bu nedenle sınav öncesinde düzenli uyku, dengeli beslenme, yeterli su tüketimi ve ekran süresinin sınırlandırılması gibi temel yaşam alışkanlıklarına özen gösterilmelidir. Ayrıca, çalışmanın planlı ve hedefe uygun bölümlere ayrılarak yapılması, öğrencinin sınav sürecine hakimiyetini artırır ve kaygı seviyesini düşürür.
Öğretmen ve Ailelerin Destekleyici Tutumları
Duygularla başa çıkabilme becerilerinin gelişmesine büyük önem verilmelidir. Bu bağlamda, öğrencilere, sınavın kişiliklerini veya yaşam değerlerini belirleyen tek unsur olmadığı, yalnızca mevcut bilgilerinin değerlendirilmesine yönelik bir araç olduğu sıkça hatırlatılmalıdır.
Öğretmen ve ailelerin tutumu, öğrencinin psikolojik dayanıklılığı üzerinde belirleyici rol oynamaktadır. “Anlayışlı, güven veren ve yargılamayan bir yaklaşım, öğrencinin kendine olan inancını güçlendirir”. Bu destekleyici çevre, öğrencinin yalnızca akademik başarıya odaklanmasını değil, aynı zamanda sağlıklı ve dengeli bir sınav süreci geçirmesini de sağlar.
Bu dönemde ruh sağlığını koruyan yaklaşımların benimsenmesi, öğrencilerin sadece sınavı değil, yaşamı da sağlıklı biçimde yönetmesine imkan tanır.
Kaynaklar
Demirören Haber Ajansı / Sağlık
Haberler.com