Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Macaristan ve Dış Politika Açıklamaları
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Macaristan ve dış politika açıklamalarıyla ilgili detaylar, bölgesel ve uluslararası gelişmeler hakkında güncel bilgiler burada.
Recep Tayyip Erdoğan’ın Budapeşte Ziyareti ve Türk Devletleri Teşkilatı
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan’dan dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Budapeşte’de gerçekleşen Türk Devletleri Teşkilatı Gayriresmi Zirvesi’ne katıldıklarını belirten Erdoğan, “Gerek zirvemiz gerek bu vesileyle kardeş ülkelerden muhataplarımla yaptığım temaslar son derece faydalı ve verimli geçti.” ifadelerini kullandı. Erdoğan, 2011 yılında Kazakistan’da ilk zirvenin düzenlendiğini hatırlatarak, “Teşkilatımız, küresel konjonktürde istikrar üreten, gerilimi azaltmaya ve çatışmaları önlemeye katkıda bulunan bölgesel ve uluslararası barış ve istikrarın güçlendirilmesinde önemli bir rol üstlenmektedir.” dedi.
Türk Devletleri Teşkilatı’nın Ekonomik ve Stratejik Gelişmeleri
Türk Devletleri Teşkilatı’nın son beş yılda dört üyesinin ticaret hacmindeki %40 artışa dikkat çeken Erdoğan, “Bugün gelinen aşamada, yaklaşık 80 milyar dolar büyüklüğünde bir ticaret hacmine ulaşmış bulunuyoruz.” şeklinde konuştu. Zirve kapsamında gerçekleşen Devlet Başkanları Konseyi toplantısında, iş birliğinin derinleştirilmesine yönelik adımların ele alındığını belirtti. Dışişleri Bakanları tarafından üzerinde anlaşmaya varılan dört belge ile Türk Devletleri arasındaki dayanışmanın güçlendirilmesi ve adadaki mevcut gerçekliklere uygun çözümler üzerinde mutabık kalındığını vurguladı.
Gazetecilerin Soruları ve Erdoğan’ın Yanıtları
-
SORU: Macaristan’ın Avrupa Birliği üyeliği ve Türk Devletleri Teşkilatı’ndaki gözlemci statüsü birlikte düşünüldüğünde, iki ülke arasındaki ilişkilerin daha verimli hale gelmesi için neler yapılabilir?
Erdoğan, “Macaristan ile köklü bir dostluk ve yakın iş birliği içerisindeyiz. Liderler seviyesinde iyi ilişkiler kurduk ve bu ilişkileri çeşitli alanlarda derinleştiriyoruz. Macaristan’ın AB üyesi olması ve teşkilatımızda gözlemci statüsünde bulunması, bizim açımızdan büyük bir zenginliktir. Bu zeminde yeni adımlar atmak, ilişkilerimizi daha ileri seviyeye taşımak için imkanlarımızı artıracaktır. Ayrıca, Macaristan’ın Türkiye’nin en önemli destekçilerinden biri olduğunu ve ikili ilişkilerimizin çeşitli alanlarda (enerji, tarım, savunma sanayi ve küçük-orta ölçekli işletmeler) genişlemesini sürdüreceğimizi belirtti.”
-
SORU: Terör örgütüyle mücadelede gelinen nokta ve ilerleyen dönem planları nelerdir? Silah bırakma ve fesih süreci hakkında detaylar paylaşabilir misiniz?
Erdoğan, “Yıllarca süren acılar ve kayıplar sonrasında terörle mücadelede önemli bir aşamaya geldik. Silahların gömülmesi aşamasından, artık silahların teslim edilmesi ve bırakılması seviyesine geldik. Bu süreç, güvenlik güçlerimizin üstün gayreti ve milletimizin desteğiyle ilerliyor. Diyarbakır anneleri ve şehit aileleri gibi toplumun tüm kesimleriyle güçlü bir dayanışma içindeyiz. Yakında annelerin evlatlarıyla kucaklaşacağı günleri umutla bekliyoruz. Bu süreçte, istihbarat ve güvenlik kurumlarımızla koordineli çalışarak, terör örgütü üyelerinin silahlarını teslim etmesi ve adil çözümler sağlanması yönünde adımlar atıyoruz.”
-
SORU: Türkiye’nin yeni bir anayasa ihtiyacı neden doğdu? 1924 Anayasası’ndan sonra ikinci sivil anayasanın ihtiyaç olup olmadığı ve mutabakat konuları nedir?
Erdoğan, “Dünya hızla değişiyor ve gelişiyor. Eski anayasal düzenler, darbe dönemlerinde hazırlanan metinler, günümüzün ihtiyaçlarına cevap veremiyor. Darbecilerin hazırladığı anayasa ile toplumu bir arada tutmak oldukça zor. Siyasi hayatım boyunca, Türkiye’nin sivil, demokratik ve özgürlükçü bir anayasa ihtiyacı olduğunu sürekli dile getirdim. Artık, milletimizin iradesini esas alan, milli ve yerli bir anayasa yapma zamanıdır. Bu konuda, tüm siyasi partilerle ortak çalışmak istiyoruz. Komisyonlar kurup, halkımıza sunacağımız yeni anayasayı en kısa sürede hazırlamak hedefindeyiz.”
-
SORU: Batı’dan Türkiye’ye yönelik olumsuz eleştiriler ve Gazze meselesinde uluslararası tutumlar nasıl değerlendiriliyor?
Erdoğan, “Dünyanın adil ve insancıl olmayan tutumları, bizim gibi devletlerin vicdanını yaralıyor. Gazze’de yaşananlar, uluslararası sistemin samimiyet sınavıdır. Batılı kuruluşların suskunluğu ve ikiyüzlülüğü, insanlık vicdanını sarsıyor. Biz, insan haklarının ve uluslararası hukukun korunması için mücadele ediyoruz. Gıda yardımlarımızı sürdürüyoruz ve bölgede barışın tesis edilmesini istiyoruz. İsrail’in zulmü karşısında sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz.”
-
SORU: ABD Başkanı Trump ile yapılan görüşmeler ve Suriye politikası hakkında detaylar paylaşır mısınız? YPG ve DEAŞ tutukluları konusunda nasıl adımlar atılıyor?
Erdoğan, “Trump ile yaptığımız görüşmede, Suriye’deki yaptırımların kaldırılması konusunda mutabakata vardık. Ayrıca, Suriye’deki YPG’nin tutuklular ve kamplar konusundaki çalışmalarımız devam ediyor. DEAŞ tutukluları ve sivillerin durumu yakından takip ediliyor. Şam ile yapılan mutabakatlar ve bölgedeki gelişmeler, istikrara katkı sağlıyor. YPG’nin ve diğer grupların, Suriye ordusuna entegrasyonu ve barış sürecine katılımı için çalışmalar sürüyor.”
-
Erken seçim ve muhalefetin stratejileri hakkında değerlendirmeleriniz nedir?
Erdoğan, “Muhalefetin erken seçim çağrıları, milletin iradesine ve seçimlere olan saygımızın göstergesidir. Biz, milletimizin tercihini ve kararını esas alıyoruz. Şu anda, ülkemiz güçlü ve istikrarlı bir dönemde. Erken seçim tartışmaları, sadece muhalefetin iç siyasi manevralarıdır. Biz, milletimize hizmet etmeye devam ediyoruz. Muhalefetin bu tür girişimleri, siyasi hesapların ürünüdür ve milletimiz tarafından dikkate alınmamalıdır.”
-
Uluslararası ilişkilerde Türkiye’nin güçlenmesi ve Newsweek makalesi ile Özgür Özel’in açıklaması nasıl değerlendirilmelidir?
Erdoğan, “Türkiye güçleniyor ve küresel aktörler nezdinde daha fazla saygı görüyor. Newsweek’in makalesi, Türkiye’nin uluslararası arenadaki yerinin ve stratejik öneminin fark edilmesini sağlıyor. Aynı zamanda, CHP lideri Özgür Özel’in ‘yerel diktatör’ ifadesi, onların siyasi üslubu ve tutumunu gösteriyor. Biz, milletimizin iradesi ve milli çıkarlarımız doğrultusunda ilerliyoruz. Güçlü Türkiye, bölgesinde ve dünyada söz sahibi olmaya devam edecektir.”
-
Doğal gaz ve su zamları ile ilgili değerlendirmeleriniz nedir?
Erdoğan, “Karadeniz’de keşfedilen doğal gaz, ülkemiz için büyük bir kazanımdır. Devletimizin sübvanse ettiği faturalarda yapılan düzenlemeler, vatandaşlarımızı korumayı amaçlamaktadır. CHP’li milletvekillerinin ve medyanın bu kazanımı itibarsızlaştırmaya çalışması, milletimizin gerçek gündeminden uzak olduklarını gösteriyor. Aynı şekilde, suya yapılan yüzde 1065’lik zamlar, belediyelerin yanlış politikalarının sonucu ve milletimizi kandırma girişimidir. Biz, milletimize söz verdiğimiz gibi, enerji ve su alanında sürdürülebilir ve adil çözümler üretmeye devam edeceğiz.”
-
Ekonomideki gelişmeler ve destek paketleri hakkında neler planlanıyor?
Erdoğan, “Ekonomide olumlu sinyaller alıyoruz. Enflasyon düşüşte ve finansal istikrar sağlanıyor. Kredi garanti fonu ve Eximbank destekleriyle reel sektörümüzü güçlendirmeye devam edeceğiz. Yeni adımlar atmak ve finansmana erişimi kolaylaştırmak için çalışmalarımız sürüyor. Amacımız, Türkiye’nin büyüme ve istikrar yolculuğunu sürdürülebilir kılmaktır.”