DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

Erciş’te Leyleklerin Misafirperverliği ve Yadigâr Aşk Hikayesi

Erciş’te leyleklerin misafirperverliği ve unutulmaz aşk hikayesiyle dolu bu içerikte doğa ve sevginin büyülü dünyasını keşfedin.

11.05.2025
A+
A-

Yılmaz Sakin’in Bahçesindeki Leylekler ve Geleneksel Bağları

Erciş ilçesinde yaşayan ve doğayla iç içe yaşamayı ilke edinmiş Yılmaz Sakin’in bahçesi, her ilkbahar mevsiminde gökyüzünün en güzel ve en hareketli misafirlerini ağırlıyor. Bahçesindeki yaşlı söğüt ağacının en yüksek noktasına yuva kuran leylekler, sıcak havalarla birlikte yeniden göç ederek buraya konuyor. Bu doğal göç olayı, yıllardır süregelen bir gelenek ve sevgi bağı haline gelmiş durumda.

Sakin, her yıl bu dost canlısı kuşların güvenle konabilmesi için bahçedeki söğüt ağacını özenle budar ve yuva bakımını düzenli olarak yapar. Fırtına veya şiddetli kış şartlarında yuvanın zarar görmemesi için seferber olur, onarır ve yeniden sağlamlaştırır. Bu sevgi ve özen, bölgedeki halk arasında da örnek teşkil ederken, leyleklere isim verme geleneği de yıllardır devam ediyor. Mahallede, bu leyleklere “Emrah” ve “Selvihan” isimleri verilmiş ve bu isimler, onların aşk hikâyesini simgeliyor.

Yılmaz Sakin’in Bahçesindeki Leylekler ve Geleneksel Bağları

Gökyüzünde Her Yıl Aynı Noktada Buluşma

Yılmaz Sakin, leyleklerin her yıl aynı ağaca konmasının kendisi ve ailesi için büyük bir mutluluk kaynağı olduğunu dile getiriyor. Ona göre, bu kuşların göç yollarını ve yuvalarını düzenli olarak koruma altına alması, doğa ile iç içe yaşama tutkusunun bir göstergesi. Yaklaşık beş yıl önce, şiddetli bir fırtına nedeniyle yuvanın ciddi şekilde zarar gördüğünü anlatan Sakin, bu duruma karşı kendi çabasıyla müdahale etmiş ve onarımı gerçekleştirmiştir. Bir sepet yardımıyla yuvayı tekrar inşa eden Sakin, leyleklerin yeniden kendilerini hissettikleri ve yuvalarına dönüşlerini sağlayan önemli bir adım atmış.

Gökyüzünde Her Yıl Aynı Noktada Buluşma

Gelişlerin Gecikmesi ve Endişe Dolu Günler

Mahalle sakinleri, özellikle de Yılmaz Sakin ve komşuları, leyleklerin gelişlerini büyük bir sabırsızlıkla bekliyor. Her yıl Mart ayı sonu veya Nisan başında gelen bu kuşların, bu yıl maalesef birkaç hafta geciktiğini fark eden bölge halkı, endişe ve kaygıya kapıldı. Ancak, 19 Nisan itibarıyla leyleklerin yeniden gökyüzünde belirmesiyle bütün endişeler sona erdi ve sevinçle karşılandı. Sakin, bu sevgi ve saygının bir yansıması olarak, leyleklere “Emrah” ve “Selvihan” isimlerini vererek, hem onların hikâyesini yaşatmak hem de bu güzel doğa olayına bir kimlik kazandırmak istedi.

Gelişlerin Gecikmesi ve Endişe Dolu Günler

Genç Sakinlerin Leylek Sevgisi ve Doğa ile Bağ

Mahallenin küçük sakinlerinden Nazlıcan Yağız, her gün arkadaşlarıyla birlikte leylekleri izlemek ve onlarla vakit geçirmekten büyük keyif aldıklarını söylüyor. Ona göre, bu kuşlar sadece doğanın bir parçası değil, aynı zamanda mahalle hayatının önemli bir güzelliği. Her gelişlerinde sanki evlerinin bir parçası olmuş gibi hissettiklerini dile getiriyorlar.

Bu güzel doğa olayını ve leyleklerin göç hikayesini anlatan ve bölge halkının yaşamına renk katan bu anlatı, aynı zamanda doğa ve insan arasındaki uyumu yansıtan önemli bir örnek olarak hafızalarda yer ediyor.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.