Mehir ve Evlilikte Önemi
Mehir ve evlilikteki önemi hakkında bilinmesi gerekenler, dini ve kültürel açıdan değerli bilgiler. Evlilikte mehirin anlamı ve önemi burada.
Mehir Nedir ve Kur’ân-ı Kerîm’deki Yeri
Haber Merkezi Evlilik akdinin temel yükümlülüklerinden biri olarak kabul edilen mehir, erkeğin eşine karşı olan maddi sorumluluğunun bir göstergesidir. Kur’ân-ı Kerîm’de, erkeğin evlilik sırasında kadına mehir ödemesi ve bu ödemeyi zorla geri almanın uygun olmadığı hususları açıkça belirtilmiştir. Bu âyetler arasında el-Bakara Suresi 2/237, en-Nisâ Suresi 4/4, 20, 24, 25 ve el-Mâide Suresi 5/5 bulunmaktadır.
Kur’ân’da Mehir Kavramı ve Sözlük Anlamı
Sözlükte mehir (mehr), “ücret” anlamına gelirken, fıkıh terimi olarak evlilik sırasında ödenen para veya malı ifade eder. Bu uygulama, evlilik kurumunun ilk dönemlerindeki Sâmî kültüründeki şekilleriyle ilişkilidir. Kur’ân-ı Kerîm’de, mehir anlamında kullanılan çeşitli kelimeler bulunmaktadır; ecrin çoğulu olarak “ücûr”, “farîza” ve “saduka” (çoğulu “sadukāt”) da bu anlamda geçer.
Mehir Uygulamalarının Tarihî ve Kültürel Kökenleri
Çeşitli din ve kültürlerde evlenme öncesinde veya sırasında erkeğin kız tarafına para veya mal verme alışkanlığı oldukça eski zamanlara dayanır. Bu uygulamanın ilk şekilleri, nikâh akdini satım akdine benzer şekilde ortaya çıkmıştır. Zamanla, bu ödeme aileler arasında yakınlaşma ve güvence sağlama amacıyla hediyeleşme veya ekonomik güvenceye dönüşmüştür.
Roma ve Atina toplumlarında, evlilik öncesi kadın tarafına yapılan ödemelerin satım bedeli özelliği taşıdığı görülür. Yahudi hukukunda da “mohar” adı verilen ödeme önemli bir yer tutar; gücü yetmeyenler ise, evlenecek kızın ailesine belli bir süre hizmet ederek bu yükümlülüğü yerine getirirdi. Hz. Mûsâ’nın, kızıyla evlenmek isteyenlerin kayınpederine sekiz yıl hizmet etmesi örneği, bu uygulamanın tarih boyunca var olduğunu gösterir.
Câhiliye Araplarında ve Diğer Kültürlerde Mehir
Câhiliye dönemi Arapları, mehri evlenmenin temel şartlarından biri olarak kabul etmişlerdir. Mehir ödenmediğinde nikah geçerli sayılmaz ve bu durum utanç kaynağıdır. Nitekim, Antere kıssasında, mehir ödenmeden evlenmeye zorlanan kadınların, bu evlilikleri onur kırıcı olarak gördükleri anlatılır. Bu dönemde, mehri genellikle kızın velisine öderler ve kadınlar mehirden pay alamazlardı. Nişan sırasında ise, sadâk adıyla çeşitli hediyeler verilir, fakat bunlar daha çok sembolik niteliktedir. Hz. Muhammed’in döneminde, mehri bizzat kadına verilmeye başlandığı da kayıtlara geçmiştir.
Mehir Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Mehir En Fazla Ne Kadar Verilebilir?
Mehir miktarı konusunda, genellikle yüksek tutmak teşvik edilmez; ancak, üzerinde herhangi bir üst sınır da bulunmamaktadır. Hz. Ömer döneminde, bir üst sınır getirme çabası olmuşsa da, Kureyşli bir kadının, “Eğer bir kadını bırakıp yerine başka bir kadın almak isterseniz, ona verdiğiniz her şeyi geri almayın” şeklindeki ifadeleri, bu sınırların kabul edilmemesine neden olmuştur. Osmanlı döneminde, özellikle yeniçerilere verilen mehri sınırlandırmak için belirli uygulamalar olmuştur.
Mehir, Nikah Anında mı Ödenmelidir?
Mehir, nikah sırasında tamamen peşin ödenebileceği gibi, bir kısmı nikah sırasında, kalan kısmı ise daha sonra ödenebilir. Bu uygulama, yaygın olarak, peşin ve taksitli ödemeleri içermektedir. Bütün mehir kadının malı olur ve dilediği gibi tasarruf edebilir. Ayrıca, kadın veya yakınlarının, mehir karşılığında çeyiz hazırlama zorunluluğu yoktur. Bu yönüyle, bazı geleneksel uygulamalardan ayrılır; ancak, toplumda farklı uygulamalar da devam etmektedir.
Kaynak: Ensonhaber