Memlük Devleti’nin Son Sultanına Ait Miğfer Diyarbakır Müzesi’nde Sergileniyor

Memlük Devleti’nin Son Sultanına Ait Miğfer Diyarbakır Müzesi’nde Ziyarete Açıldı

Diyarbakır’daki Müzesi ziyaretçileri, Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde hüküm sürmüş olan Memlük Devleti’nin son sultanı Melik el Eşref Kansu el Guri‘nin özel miğferini yakından görebilme fırsatı buluyor. Bu eşsiz eser, müzede sergilenerek tarih severlerin ilgisini çekiyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2005 yılında başlatılan ve 2014 yılında tamamlanan kapsamlı restorasyon çalışmalarının ardından, 2015 yılında İçkale Müze Kompleksi olarak ziyarete açılan mekanda, 12 bin 400 yıl öncesine uzanan çeşitli tarihi eserler sergileniyor. Müze, toplamda 1.615 adet esere ev sahipliği yaparak, ziyaretçilere zengin bir tarih ve kültür deneyimi sunuyor.

Miğferin Tarihsel Önemi ve Hikayesi

Memlükler’in son sultanı Melik el Eşref Kansu el Guri, Osmanlı ile yapacağı Mercidabık ve Ridaniye savaşları öncesinde, Diyarbakır halkına ve yerel yöneticilere destek amaçlı bu özel miğferi gönderiyor. Osmanlı’nın 1516 yılındaki savaşlarıyla birlikte, bölge memlük egemenliğinden çıkıp Osmanlı topraklarına katılıyor. Miğfer, Diyarbakır iç kalede yürütülen kazılar sırasında bulunarak, arkeoloji müzesinde sergilenmeye başladı.

Müze Yetkililerinden Açıklama

Müze Müdür Vekili Müjdat Gizligöl, yaptığı açıklamada, Diyarbakır Müzesi’nin Türkiye’nin en eski müzelerinden biri olduğunu ve 1934 yılında kurulduğunu belirtti. Ayrıca, müzenin iç kale bölgesinde bulunan ve iki kattan oluşan arkeoloji müzesinin, 96 vitrine sahip olduğunu ve bazı vitrinlerde ünik eserler bulunduğunu söyledi.

Gizligöl, Melik el Eşref Kansu el Guri’ye ait miğferin, kazılar sırasında ortaya çıkarıldığını ve yerinde sergilendiğini ifade etti. Çoğu zaman savaş ve destek amacıyla gönderilen bu tür eserlerin, bölgenin tarihi açısından büyük öneme sahip olduğunu vurguladı.

Miğferin Özellikleri ve Detayları

Miğferin deriden yapıldığını ve üzerinin bronzla süslenmiş olduğunu belirten Gizligöl, ayrıca üzerinde Kur’an-ı Kerim’den ayetler bulunduğunu belirtti. Bu özel eser, Diyarbakır halkına ve bölgeye duyulan saygı ve bağlılığı simgeleyen önemli bir tarihi miras olarak öne çıkıyor.

Ziyaretçiler ve Kültürel Değerler

Müzeyi ziyaret eden çeşitli ziyaretçilerden Seyfettin Öztap, müzede ok uçları ve zırh gibi diğer savaş malzemeleriyle ilgilendiğini, miğferlere ise pek fazla anlam veremediğini, ancak hepsinin çok güzel olduğunu dile getirerek, bölgenin tarihi zenginliğine hayranlıkla baktığını ifade etti.

Sonuç olarak, Diyarbakır Müzesi’nde sergilenen bu miğfer, bölgenin tarihine ışık tutan ve kültürel mirasımızın önemli bir parçası olan eşsiz bir eser olarak korunmaya devam ediyor.