İstanbul’da Boyun Yanığına Yönelik Büyük Operasyon: Kamerunlu Çocuk Sağlığına Kavuştu

İstanbul’da Boyun Yanığı ve Kontraktür Sorunu Yaşayan Kamerunlu Çocuk Teme, 7 Saatlik Uzman Operasyonla Yeniden Hayata Tutundu

İstanbul’da gerçekleştirilen kapsamlı bir ameliyat sayesinde, 7 yaşındaki Kamerunlu Jacques Franck Pharel Teme, yaşadığı ciddi boyun yanığı ve bu yanık sebebiyle oluşan kontraktür sorunlarından kurtuldu. Oyun oynarken kazara boynuna aldığı yanık sonucu, boynu gövdesine yapışmış ve hareket kabiliyeti ciddi şekilde engellenmişti. Bu dramatik durum, yaklaşık 7 saat süren detaylı bir cerrahi müdahale ile çözüme kavuştu.

İlk aşamada, boyun bölgesindeki hareket kabiliyetini yeniden kazandırmak amacıyla, uzman ekip öncelikle boyun hareket alanını genişletici işlemler gerçekleştirdi. Ardından, bacak bölgesinden alınan ince damar ve doku örnekleri, mikroskopik cerrahi teknikler kullanılarak boyundaki damarlarla başarıyla bağlandı. Bu sayede, dokunun kan dolaşımı yeniden sağlandı ve iyileşme süreci hızlandırıldı.

Boyun bölgesinde oluşan ciddi hasar ve kontraktür nedeniyle, çocuk kafasını gövdesine yapışmış ve çenesiyle gövdesini ayırt edemiyordu. Ayrıca, tükürük bezleri ve göz kapakları bile olumsuz etkilenmişti. Tüm bu sorunlar, Medipol Mega Üniversite Hastanesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Burak Özkan ve ekibinin uzmanlık alanına giren mikrocerrahi teknikleri ile onarıldı.

Mikrocerrahi Destekli Yeniden Yapılanma ve Başarıyla Tamamlanan Operasyon

Doç. Dr. Özkan, yaptığı açıklamada, “Yanıklar sonrası oluşan kontraktürler, çoğu zaman ikinci veya üçüncü derece yanık sonrası ciltteki sertleşmeler ve sıkılaşmalar şeklinde kendini gösterir. Bu durum, hastanın hareket kabiliyetini ciddi şekilde kısıtlar ve yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Özellikle boyun bölgesinde gelişen kontraktürler, başın hareket etmesini engelleyerek yaşam kalitesini düşürür. Ayrıca, tükürük salgısının gövdeye akması ve göz kapaklarındaki aşağıya doğru çekilme gibi sorunlar da söz konusudur” dedi.

Hastayı mikrocerrahi tekniklerle tedavi eden ekip, boyundaki tüm kötü yara izlerini ve kontraktür bantlarını çıkardıktan sonra, boyun hareket genişliğini yeniden kazandırmayı başardı. Bu işlem sonrası, bacak bölgesinden alınan ince damar ve doku parçası, mikroskop altında dikkatlice bağlanarak, bölgenin yeniden fonksiyonel hale gelmesini sağladı. Mikrocerrahi yöntemler sayesinde, bu gibi kompleks vakalarda bile hastanın sağlığına kavuşması mümkün oluyor.

Yoğun Bakım ve İyileşme Sürecinin Detayları

Operasyonun ardından, hastanın yaklaşık bir gün yoğun bakımda takip edildiğini belirten Doç. Dr. Özkan, “Boyun bölgesindeki büyük çaplı cerrahi girişimlerde, şah damarları ve büyük damarlar oldukça dikkatli bir şekilde korunmalı ve takip edilmelidir. Ekibimizin deneyimi ve uzmanlığı sayesinde, operasyon başarıyla tamamlandı. Ameliyat sırasında, alanın özenle hazırlanması ve operasyonun başarıyla yürütülmesi, ekibin koordinasyonunu ve uzmanlığını gözler önüne serdi” diye ekledi.

Operasyon sonrası süreçte, hastanın durumu yakından izlendi ve 24 saatlik takiplerde, nakledilen dokunun durumu sürekli kontrol edildi. Doku ve damarların tıkanması veya başka komplikasyonların oluşma riski nedeniyle, her saatlik gözlem büyük önem taşıyor. Neyse ki, iyi bir takip ve bakım sonucu, hastanın durumu stabil hale geldi ve iyileşme süreci hızlandı. Çocuk, yeni hareket kabiliyeti ve yüz ifadesiyle, ailesi ve sağlık ekibi tarafından büyük sevinçle karşılandı.

Uzman Ekip ve İşbirliği ile Başarıyla Tamamlanan Operasyon

Operasyonu yöneten ve ekibe katkıda bulunan Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Burak Ergün Tatar, “Hastanın entübasyon süreci, özellikle zorluğu nedeniyle dikkatle planlandı. Anestezi ekibimiz, detaylı ve titiz bir çalışma ile süreci başarıyla yönetti. Operasyon yaklaşık 7 saat sürdü ve bu süre zarfında damarların ve dokuların özenle takip edilmesi, başarıyı doğrudan etkiledi” ifadelerini kullandı.

Operasyon sonrası hastanın durumu oldukça iyi. Gözlemler sırasında, boyun hareketlerinde belirgin bir rahatlama ve estetik açıdan olumlu gelişmeler gözlemlendi. Çocuğun yüzündeki aşağı doğru çekilme ve ağız köşesindeki deformasyon önemli ölçüde düzeldi. Doktorlar, bu başarıların devamını sağlamak amacıyla, hastanın Kamerun’a dönüşü öncesinde gereken tüm tavsiye ve tedavi planını hazırladılar.

Doktorlar, bu tarz yanık ve kontraktür sorunlarının, mikrocerrahi yöntemlerle başarıyla onarılabildiğine dikkat çekerek, “Tüm rekonstrüktif yöntemler, hastanın yaşam kalitesini artırmak ve fonksiyonel kayıplarını en aza indirmek adına kullanılabilir. Mikrocerrahinin sağladığı geniş imkanlar sayesinde, özellikle karmaşık vakalarda bile hastaların sağlığına kavuşması mümkün hale geliyor” şeklinde konuştu.