DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

Uzmanlardan İstanbul ve Silivri Depremleri Hakkında Derin Analiz ve Güvenlik Tavsiyeleri

İstanbul ve Silivri depremleri hakkında uzman analizleri ve güvenlik ipuçlarıyla hazırlıklı olun. Deprem risklerini anlayın, güvenliğinizi artırın.

25.04.2025
A+
A-

Silivri’deki tarihsel ve güncel depremlerin analizi

Deprem uzmanı Prof. Dr. Sertçelik, 1766 ve 2019 yıllarında gerçekleşen Silivri depremleri ile bugün yaşanan 6,2 şiddetindeki sarsıntının aynı bölgede meydana geldiğine dikkat çekerek, bölgedeki jeolojik yapıların ve fay hatlarının uzun dönemli hareketlilik eğilimine işaret etti. Tarihsel verilere baktığımızda, bölgedeki depremlerin yaklaşık 250 ile 280 yıl aralıklarla tekrar ettiğini ve bu periyotların, depremleri tetikleyen ana fayların aktivite döngüsüne uygun olduğunu gösteriyor. Uzmanın değerlendirmesine göre, bölgedeki faylar, önümüzdeki yıllarda da benzer deprem üretme potansiyeline sahip.

İstanbul depreminin büyüklüğü ve olası etkileri

Prof. Sertçelik, özellikle İstanbul için beklenen büyük depremin, 7 ve üzerinde büyüklüğe ulaşabileceği uyarısında bulundu. 6,2’lik depremin ardından, geçmişte yaşanan 5,8’lik sarsıntıların da benzer uyarılarla karşılandığını hatırlatan uzman, “Daha önce 5,8’lik depremler yaşadığımızda, bu olayların büyük Marmara Depremi’ni daha az hasarla atlatma olasılığı üzerinde spekülasyonlar yapılmıştı. Ancak, şu anki bilgiler ışığında, bu fayın 7’nin üzerinde büyüklükte bir deprem üretme kapasitesine sahip olduğu net şekilde görülüyor,” dedi.

Depremlerin zamanlaması ve alınması gereken önlemler

Depremlerin zamanlamasının öngörülemeyen doğası nedeniyle, uzmanlar, “Yani, şu an yaşadığımız 6,2’lik depremin hemen ardından 1 hafta veya 10 gün içinde 7’nin üstü bir depremin olacağını kesin olarak söylemek doğru değildir,” açıklamasını yaptı. Ancak, bölgedeki aktif fayların varlığı ve sürekli hareket halinde olması, bu bölgede yaşayanların ve yapıların, hazırlıklı olma ve dayanıklılık çalışmalarını hızlandırma zorunluluğunu ortaya koyuyor. Sertçelik, “Çünkü zaten büyük bir olasılıkla büyük depremler bekleniyor. Bu nedenle, hem bireylerin hem de devletin, alınacak önlemleri ve yapı güvenliği çalışmalarını en üst seviyeye çıkarması şarttır,” diye ekledi.

Yıkım ve hasar durumu ile bina güvenliği

Depremin deniz seviyesinden uzak ve en yakın yerleşim alanına yaklaşık 15-20 kilometre mesafede gerçekleşmiş olması sevindirici bir gelişme olsa da, hasar gören binalar konusunda endişeleri de beraberinde getirdi. Sertçelik, “Yıkım olmaması önemli bir avantajdır, ancak hasar alan yapılar, güvenlik açısından dikkatle değerlendirilmelidir. Bir binanın, depremde yıkılmadıysa ve içinden canlı çıktıysa, bu bina, görevini yerine getirmiştir. Bu, bizim için önemli bir kriterdir,” diyerek, yapıların dayanıklılığını ve güvenliğini vurguladı.

“Her bina, kendi özellikleri ve yapısal durumu açısından ayrı değerlendirilmelidir. Vatandaşların, yetkililerin önerilerine uygun hareket etmeleri, olası yeni depremler karşısında hayati önem taşır,” diyen uzman, özellikle güçlendirme ve yenileme çalışmalarına öncelik verilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Gelecekteki deprem riskleri ve bölgesel sorumluluklar

Sertçelik, özellikle Kocaeli bölgesinin, Türkiye’nin deprem güvenliği açısından kritik bir noktada bulunduğunu belirtti. “Kocaeli, sadece kendi bölgesinde değil, çevre illerle birlikte hareket ederek, bölgesel dayanıklılığı artırmak zorundadır. Bugün olduğu gibi, deprem sonrası etkilenecek ve aynı zamanda çevre illerin yükünü de paylaşacak bir konumda olmaya devam edecektir,” dedi. Bu çerçevede, bölgesel ve ulusal ölçekte alınacak önlemler, yapı güçlendirme projeleri ve bilinçlendirme kampanyalarının önemi vurgulandı.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.