İstanbul’da Meydana Gelen 6.2 Şiddetindeki Deprem ve Uzman Görüşleri

İstanbul’da Şiddetli Deprem ve Uzmanların Değerlendirmeleri

İstanbul’da gerçekleşen ve büyüklüğü 6.2 olarak ölçülen deprem, şehri ve çevre illeri derin bir endişe ve korkuya sevk etti. Bu sarsıntı, özellikle İstanbul’un yanı sıra Marmara Bölgesi genelinde hissedildi ve geniş çapta paniğe neden oldu. Paniğin artmasıyla birlikte, uzman isimler tarafından yapılan açıklamalar gündemi meşgul etmeye başladı.

Prof. Dr. Naci Görür, Prof. Dr. Ahmet Ercan ve Prof. Dr. Celal Şengör gibi uzmanlar, yaşanan depremin İstanbul’da büyük bir afet oluşturmadığını ve bu tür sarsıntıların bölgedeki fay hareketlerinin doğal bir parçası olduğunu belirttiler. Ancak, Prof. Şener Üşümezsoy ise farklı bir görüş ortaya koyarak, bu depremin Marmara’daki deprem riskini büyük ölçüde ortadan kaldırdığını ifade etti.

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy’un Deprem Analizi ve Görüşleri

Halk TV canlı yayınında, Haber Masası’na katılan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, yaşanan depremin ardından yaptığı değerlendirmede, bu tür depremlerin daha önce de Marmara bölgesinde yaşandığını ve risklerin büyük ölçüde azaldığını savundu. Özellikle Kumburgaz fayında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin, bölgedeki zemin ve yapıların dayanıklılığı açısından önemli bir sınav olduğunu belirtti. Üşümezsoy, sözlerine şöyle devam etti:

• “Bu deprem, Çekmece ve Haramidere gibi heyelanlı bölgelerdeki yapıların zemininde hasar yaratmış olabilir, ancak genel anlamda fay kırılmasının tamamlandığını düşünüyorum.”
• “Bu kadar büyük bir depremin ardından, Marmara bölgesinde yeni bir deprem beklenmiyor. 1894 ve 1912 yıllarında yaşanan büyük depremlerden sonra, bölgedeki faylar önemli ölçüde hareketlerini tamamladı.”
• “Bu deprem, yaklaşık 7.5 büyüklüğünde bir etki yapmış ve fayların kırılma sürecini tamamlamıştır.”

Farklı Uzman Görüşleri ve Tartışmalar

Ancak, Prof. Üşümezsoy’un bu görüşlerine karşı çıkan diğer uzmanlar da mevcut. Bazı uzmanlar, Marmara’daki sismik aktivitenin halen devam ettiğini ve bölgenin yeni bir büyük deprem riski altında olduğunu savunuyorlar. Bu nedenle, uzmanlar arasında görüş ayrılıkları bulunuyor. Üşümezsoy’un ifadesiyle, “Marmara’da depremler sona erdi” iddiası, bazı diğer bilim insanları tarafından tartışmaya açıldı ve bölgenin halen aktif bir fay kuşağı olduğunu hatırlattılar.

Sonuç ve Genel Değerlendirme

Özetle, yaşanan 6.2 büyüklüğündeki deprem, Marmara bölgesinde büyük bir tedirginlik yaratırken, uzmanlar arasında bu olayın bölgenin genel sismik risk durumu üzerine farklı görüşler hakim oldu. Bir yanda, bölgedeki fayların kırılma sürecinin tamamlandığını ve yeni büyük bir deprem riskinin olmadığını savunanlar, diğer yanda ise bölgenin aktif fay hatlarının devam ettiğini ve dikkatli olunması gerektiğini vurgulayanlar mevcut. Bu farklı görüşler, Marmara’nın depremselliği konusunda bilimsel tartışmaların devam etmesine neden oluyor.