Şirin Gözalıcı’dan Miras Tartışmalarına Yanıt
Şirin Gözalıcı, miras tartışmalarına dair görüşlerini paylaşarak, aile içindeki anlaşmazlıkların nasıl çözülebileceğine dair önemli noktaları ele alıyor. Bu yazıda, miras hukuku ve çözüm önerilerine dair kapsamlı bir bakış sunuyor.
Gözalıcı’dan Miras Tartışmalarına Yanıt
Sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımlarla dikkat çeken Şirin Gözalıcı, miras tartışmaları hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Gözalıcı, sosyal medyada kendisine yönelik yapılan eleştirilere yanıt vererek, “Önce maske altından karşı tarafı kışkırtıp küfürler yağdırıp, sonra hızını alamayıp kendisini küfürleriyle ele veren kendisidir” ifadelerini kullandı.
Necla Nazır’ın aylar önce yayınladığı bir videoda, “Kızımın hakkını kimseye yedirmem” demesi, tartışmaları daha da alevlendirdi. Sabah gazetesinin Günaydın ekine konuşan Gözalıcı, gazeteci Tuba Kalçık‘ın sorularını yanıtladı.
“Aralarına Ben Girmedim”
Gözalıcı, “İlk ve son kez konuşuyorum” diyerek, hakkındaki iddialara yönelik şunları söyledi: “Son kez size konuşuyorum, bir daha da bu konuya dair açıklama yapmayacağım. Dayımın vefatından sonra yaşananlarla ilgili hedef gösteriliyorum. Bana ve aileme ağır hakaretler ediliyor. Tuğçe ile dayımın arasına ben girmişim gibi gösteriliyor. Kimse baba ile kızı arasına giremez. Ben Tuğçe ile hiçbir zaman polemiğe girmedim. Sosyal medyadan bana defalarca suçlayıcı ifadelerde bulunmasına rağmen cevap vermedim.”
“Dayımın Parasında Pulunda Gözüm Yok”
Tayfur’un, Tuğçe’nin sansasyonel özel hayatından dolayı soyadını ticari olarak kullanmasını istemediğini vurgulayan Gözalıcı, “Hatta şarkılarını ne yaşarken ne de öldükten sonra söylemesini yasakladı. Dayım, Tuğçe’ye soyadını kullanmasın diye dava açtı diye ben suçlanıyorum. Sanki ben dava açtırmışım gibi bir algı yaratılıyor. Asla böyle bir şey yok. Dayım kendi isteğiyle açtı davayı. Dayımın zaten yasal mirasçısı da değilim. Dayımın parası pulunda gözüm yok. Maddi olarak zaten varlıklı bir insanım. Kimse kendi PR’ı için benim adımı kullanmasın. Ben gönüllü olarak dayımın hep yanındaydım. Yıllardır dayım yeğenleriyle birlikte Marmaris’te yaşıyordu. Şimdi de dayımın yasını tutuyorum. İnsanlara üzüldüm, ne kadar acı demek ki dayı veya amca gibi hisleri ve bağları hiç yaşamamışlar.” diyerek sözlerini tamamladı.