Yenidoğan Çetesi Davası: Ayşe Müzeyyen Yurtoğlu’nun Savunması
Yenidoğan Çetesi Davası’nda Ayşe Müzeyyen Yurtoğlu’nun savunması, adalet arayışını ve olayın derinliklerini keşfeden etkileyici bir anlatımla gündeme geliyor. Bu davanın detaylarını ve savunmanın arka planını öğrenin.
Yenidoğan Çetesi Davası Devam Ediyor
Kamuoyunda “Yenidoğan Çetesi” olarak bilinen, özel hastanelerde yaşanan bebek ölümlerine sebebiyet verdikleri ve haksız kazanç elde ettikleri iddialarıyla suçlanan sanıkların yargılanma süreci devam ediyor. Bu davada savunma yapan sanıklardan biri de Özel Güney Hastanesi’nin sahibi olan tutuksuz sanık Ayşe Müzeyyen Yurtoğlu’dur.
Ayşe Müzeyyen Yurtoğlu’nun Savunması
Yurtoğlu, “Teyze” kod adıyla anılmakta olup, yargılama sırasında yaptığı savunmada eğitim durumu ve hastane sahipliği hakkında şunları belirtti: “Ortaokul mezunuyum. Almanya’da uzun yıllar çalıştım. Sigorta primlerim devam etsin diye 1984 yılında Esenler Güney Hastanesi’ni satın aldım ve o tarihten beri bu hastanenin sahibiyim. Torunlarım burada doğdu, ben de burada ameliyat oldum.”
Fırat Sarı ile Tanışma Süreci
Çete lideri Fırat Sarı ile yollarının nasıl kesiştiğini de anlatan Yurtoğlu, “Güney Hastanesi’nin Yönetim Kurulu Başkanıyım. Doğum oranlarımız arttı ve bu sebeple doktor ihtiyacımız oluştu. Doktor arayışına çıktık, danışmanlık ücretleri hakkında görüştük, ancak anlaşamadık. Bir arkadaşımın önerisi üzerine Fırat Bey’i aradım. Kendisi hastaneye geldi ve birçok hastaneye danışmanlık hizmeti verdiklerini söyledi. Bu durumu kabul ettik ve süreç başlamış oldu.” ifadelerini kullandı.
Görüşmelerin Sonuçları
Yurtoğlu, Fırat Sarı ile olan görüşmelerinin olumsuz bir şekilde sonuçlandığını şu sözlerle ifade etti: “Fırat Bey ile konuşmaya başladık ama o, başhekimi tehdit etmeye ve hakaret etmeye başladı. Başhekimimiz ise durumu bağırarak protesto etti. Ben de bu nedenle Fırat Bey ile çalışmayı sonlandırdık. Daha önce ‘Tanıdıklarım çok, Büyükçekmece’de savcı tanıdığım var’ demişti. Olağanüstü bir denetim sırasında savcının Büyükçekmece’den gelmesi üzerine, şikayeti onun yaptığını düşündüm. Akşam kendisini arayıp ‘Şikayeti sen yaptın değil mi? Savcı tanıdığın var, denetimi sen yaptırdın değil mi?’ diye sordum.”
Yurtoğlu’nun Savunması
Yurtoğlu, savunmasının devamında, “Ödemeler için Fırat Sarı hastaneye fatura kesiyordu. Ödemeyi Medisense Şirketi’ne yapıyorduk. Faturalarda çok yüksek meblağlar yoktu, genellikle 30-40 bin TL gibi rakamlardı. Fırat Sarı ile ilişkimizin sona ermesinin asıl nedeni ilaçlardı; SGK’nın ödemediği ilaçlar. Medisense Şirketi’nden gelen tüm çalışanların tazminatlarını ödeyerek işten çıkardım. Ben kötü bir şey yaptığımı düşünmüyorum.”
Vicdanlı Bir İşletmeci Olma Vurgusu
Fırat Sarı’ya “Yoğun bakımı depoya çevirmişler” dediği cümlesi sorulduğunda Yurtoğlu, “Bu sözü sinirle söyledim. Gerçekten refah bir yoğun bakımdı. Ben hiçbir cihazı almamazlık etmem. Ben vicdanlı biriyim.” şeklinde yanıt verdi.
Kaynak: Haberler.com / Sağlık