Metro Türkiye’den Beslenmenin Önemi Üzerine Toplantı

Metro Türkiye, yeni eğitim-öğretim dönemi öncesinde beslenmenin çocukların okul başarısındaki kritik rolünü vurgulamak amacıyla bir toplantı düzenledi. Marmara Bölgesi’ndeki eğitimcilerin bir araya geldiği bu etkinlikte, özellikle çocuklarda artan gıda hassasiyetleri ve güvenilir gıdaya erişim konuları detaylı bir şekilde ele alındı.

Toplantıda konuşan Metro Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Taşcı Firuzbay, kaliteli ve güvenilir gıdaya ulaşımın giderek zorlaştığını belirterek, bu durumun çocuklarda süt ve glüten gibi gıda alerjilerinin artmasına neden olduğunu ifade etti. Firuzbay, “Güvenli gıdaya ulaşmanın ve bilinçli beslenmenin ilk koşulu, tükettiğimiz gıdanın izini sürmektir. Bu nedenle tüketicilere ‘Gıdaların izini sür, bilgiyle beslen’ diyoruz. Gıda okuryazarlığını artırmaya yönelik çalışmalar yürütüyoruz. Metro Türkiye olarak toplamda 4 bine yakın üründe izlenebilirlik sunuyor, etiketlerimizde bulunan QR kod sistemi ile müşterilerimizin, ürünlerimizin rafa gelene kadarki tüm sürecin dijital hikayesine erişim sağlamasını mümkün kılıyoruz.” şeklinde konuştu.

İyi beslenmenin temelinde gıdaların güvenilir kaynaklardan temin edilmesi gerektiğini vurgulayan Firuzbay, “Metro Türkiye olarak, bir kaynağın güvenilir olmasının yanı sıra kendi topraklarımızın mahsulü olmasına da büyük önem veriyoruz. Yerel ürünlerin sürdürülebilirliğini sağlama misyonumuz açısından bu çok kritik. Çocuklarımızın bu topraklarda yetişen meyve ve sebzeleri tanıması, nereden geldiğini bilmesi, coğrafi işaretli ürünleri öğrenmesi ve örneğin portakalı Mersin kan portakalı ya da Finike portakalı olarak bilmesi büyük bir öneme sahip. Dolayısıyla yerel ürünlere sahip çıkmak, mutfağımıza sahip çıkmak kadar değerlidir.” ifadelerini kullandı.

Toplantının moderatörlüğünü üstlenen yazar Ömür Kurt, çocukların hafızasında yemek kültürünün önemli bir yer tuttuğunu vurgulayarak Metro Türkiye’nin bu konuda üstlendiği sorumluluğun altını çizdi.

Bunun yanı sıra, Beslenme Uzmanı ve Sürdürülebilir Yaşam Aktivisti Dilara Koçak ise sağlıklı beslenmenin püf noktalarına değinerek şunları söyledi: “Mevsiminde ve yerel sebze-meyve tüketimi, antioksidan içeriğiyle bağışıklık sistemine destek olurken, lif içeriği ile de bağırsak sağlığını korur. Kalsiyum dendiğinde akla ilk gelen süt ve yoğurt gibi alternatifler olsa da, lahana, ıspanak, brokoli ve roka gibi yeşil yapraklı sebzeler ile susam, pekmez ve fındık gibi yağlı tohumların da kalsiyum içerdiğini unutmamalıyız. Zihinsel sağlık için Omega-3’ün önemi büyüktür. Çocuklarınıza haftada en az 2 kez balık yedirmeye özen gösterin. Bitkisel Omega-3 kaynakları olan semizotu ve ceviz gibi gıdaları da beslenme programınıza dahil edin. Yumurta, geniş kullanım alanına sahip bir besindir. Gün içinde salatalara eklenebilir ya da çorbalarınızın besleyici değerini artırmak için yumurta ile terbiye edebilirsiniz. Ayrıca, mercimek ve nohut gibi bitkisel protein kaynaklarını da haftada en az 2-3 kez tüketmeye özen gösterin. Son olarak, sağlıklı bir uyku düzeninin çocukların ve gençlerin zihinsel ve fiziksel gelişiminde önemli bir rol oynadığını unutmayın. Uyku sırasında vücutta stres hormonları azalırken, büyüme hormonu üretiminde artış gözlemlenir.” dedi.