DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

Yılmaz Özdil yazdı: “Kabil’iyet”

26.06.2021
A+
A-

1976 yılıydı.

Tee 45 yıl önceydi.

Sultanahmet Camisi’nin önünde insan seli vardı, iğne atsan yere düşmezdi, mahşeri kalabalık cuma namazına girmemiş, cuma namazından çıkacak olan kişiyi bekliyordu.

Namaz bitti.

Öylesine coşkulu tezahürat yapılıyordu ki, adeta yer gök yarılıyordu.

Ve, beklenen kişi kapıda göründü.

Muhammed Ali’ydi.

Kelebek gibi uçan, arı gibi sokan, tüm zamanların gelmiş geçmiş en büyük boksorüydü.

Kolunda Erbakan vardı.

Milattı…

Tüm dünyada müslüman aleminin gururu olan Amerikalı efsane sporcunun, Türkiye’de siyasal İslam’a alet edildiği gün, işte o gündü.

Hepimizin kahramanı olan Muhammed Ali’nin hepimize ait olmadığını, sadece kendilerine ait olduğunu ilan ediyorlardı.

Sultanahmet’teki cuma namazını adeta seçim mitingi haline getirerek, Muhammed Ali’nin yumruğunu, kendilerinin yumruğuymuş gibi sunuyorlardı.

Türkiye o zamanlar da bugünkü gibiydi, merak etmeyi sevmiyordu.

Mesela…

O güne kadar Türkiye’yle alakalı bir tek cümlesi bile bulunmayan Muhammed Ali, neden kalkıp 24 saatliğine İstanbul’a gelmişti?

Erbakan dahil, Türkiye’den hiç kimseyi tanımıyordu.

Türkiye’de de Muhammed Ali’yi şahsen tanıyan bir kişi bile yoktu.

E, hal böyleyken, bir günlüğüne İstanbul’a gitmesini, siyasal İslamcı partinin camideki şovuna katılmasını kim istemişti?

Madem Türkiye’yi bu kadar çok seviyordu, madem o partiyi bu kadar destekliyordu, peki neden ABD’ye döndükten sonra, ömrünün sonuna kadar Türkiye’yle ve o partiyle alakalı tek cümle bile kurmadı?

Muhammed Ali’yi bu siyasi seyahate yönlendiren kimdi?

Türk halkının partilerüstü Muhammed Ali sevgisini siyasal İslamcıların partisine monte eden kimdi?

İrtibatı kim sağladı?

Niye?

Hiç merak edilmedi.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.